Aile Bakımından Yoksun Bırakılan Ukraynalı Çocukların Haklarını Korumaya Yönelik Temel Tavsiyeler

Aile bakımından yoksun bırakılan Ukraynalı çocukların haklarını korumaya yönelik temel tavsiyeler

Gerginliğin artmasından önce 100.000’e yakın çocuk Ukrayna genelinde 700’e yakın kuruma hapsedildi. Aile ortamından yoksun bırakılan bu çocuklar kriz sırasında son derece savunmasız durumdalar. Ukrayna’da savaştan kaçan mültecilerin kitlesel akını, Avrupa ülkelerini acil çocuk koruma müdahalelerini oluşturmaya itiyor.

Kurum bakımı ve  ihmale maruz kalan bu çocukların kırılganlıkları, ister Ukrayna’da olsun, isterse komşu ülkelerin sınırlarını aşmış olsun, her geçen gün artıyor. Kurumlar top mermileri ve füzelerle hedef alındı. Çatışma yoğunlaştıkça, personeller kaçıyor ve çocuklar savaşın tehlikeleriyle tek başlarına yüzleşme riskiyle karşı karşıya kalıyorlar. 

Ukrayna kurumlarından birçok çocuk grupları tahliye edildi ve başka ülkelere taşındı, bu da çocukların nerede olduklarını takip etmeyi zorlaştırıyor. Birçoğu kurumların personeli ile seyahat ediyor ve bu nedenle yasal bir vasi eşliğinde kayıt altına alınıyor, böylece bakım ve korunma ihtiyaçları açısından belirsiz bir durum ortaya çıkabiliyor. Yanlışlıkla “yetim” olarak tanıtılsa da, bu çocukların çoğunun Ukrayna’da yer değiştirdiğinden haberi olmayan ebeveynleri var. Yüzlerce kişi gittikleri yerde yeniden kurumsallaşma riskiyle karşı karşıya kalıyor. Ayrıca çocuklar sömürü, insan ticareti ve kaybolma riski altındalar ve şimdiye kadar birçok kayıp çocuk vakası bildirildi.

Aile bakımından yoksun bırakılan Ukraynalı çocuklar hakkında bilgi eksikliği başlı başına çocukların yaşamını tehdit ediyor. Çocukların haklarına sahip çıkılmalı, izleme ve bilgi yönetim sistemleri de dâhil olmak üzere merkezi, sağlam çocuk koruma mekanizmaları oluşturulmalıdır.

Aşağıda imzası bulunan uluslararası sivil toplum kuruluşları, geçmişten ve mevcut insani çabalardan alınan derslerden yararlanıyor ve Ukrayna makamlarına ve Birleşmiş Milletler kuruluşları, AB kurumları, mültecileri destekleyen ülkeler, insani aktörler, acil servis sağlayıcıları ve krize dâhil olan diğer kilit paydaşlar bu grubun içine giriyor. 

  • Mevcut yerelleştirilmiş müdahale ve bilgi sistemleri üzerine inşa edilen etkili bir uluslararası ortak müdahale mekanizması için koordinasyon oluşturulmalı: İnsani yardım aktörleri, mültecileri destekleyen ülkeler, AB kurumları, Birleşmiş Milletler organları dâhil olmak üzere uluslararası toplum, aile bakımından yoksun çocuklar için ortak ve uyumlu mekanizmalar oluşturmak için ulusal makamlarla birlikte çalışmalıdır. En önemlisi,  refakatsiz ve ailesinden ayrı düşmüş çocukların yanı sıra kurumlarda/kuruluşlarda yer değiştiren çocukların hesaba katılması için tanımlama, izleme sistemlerini ve karar alma mekanizmalarını güçlendirilmelidir. 
  • Aile bakımından yoksun bırakılan çocukların haklarını savunulmalı: Bir çocuk hiçbir zaman savaşa tanıklık etmemeli. Bu travmatik süreçler, çocukları özellikle de Ukrayna’daki kurumlarda büyüyen, çoğu engelli veya özel bakım gerektiren 100.000’e yakın çocuğu olumsuz  etkiliyor. Çocuk koruma ve bakım yetkilileri  çocukların hakları, güvenlikleri ve esenlikleri gibi konulara yoğunlaşmalıdır.
  • Hiçbir çocuğun geride kalmadığından emin olunmalı: Çatışma öncesinde ve sırasında alternatif bakımda olan çocuklar dâhil olmak üzere, ailelerinden ayrılmış ve refakatsiz çocukların belirlenmesi ve izlenmesini sağlamak için çocuk korumadan sorumlu ulusal makamlarla ortak olarak, kurumlar arası etkili bir veri yönetim sistemi acilen kurulmalıdır. Yerleştirme kararlarında ve süreç içerisinde çocuk haklarına saygı gösterilmesini sağlamak için ilgili uzmanlığa sahip profesyonellerin ve çocuğun görüşleri dikkate alınmalı.
  • Hiçbir çocuğun sistemin çatlaklarına maruz kalmamasını sağlamak, yeterli müdahaleleri planlamak, sürekli bakım ve koruma alabilmeleri amacıyla geride kalan çocukların belirlenmesi çok önemlidir. Çocuklar kaybolduğunda, bu durum Avrupa kayıp çocuklar için 116 000 yardım hattına bildirilmelidir.
  • Ukrayna’daki kurumlarda kalan çocuklar korunmalı: Güvenliklerini sağlamak ve haklarını korumak için önemli hususlar şunları içerir: kurumlara temel acil durum mal/hizmetlerinin haritalanması ve sağlanması; çocuklar için kurumların korunan insani alanlar olarak tanınması; çocuklar için güvenlik risklerinin düzenli olarak değerlendirilmesi ve tavsiye edildiğinde güvenli bir yere taşınmaları için kapsamlı planlar;  çocukların ve bakıcılarının güvenli geçişine izin veren askerden arındırılmış bölgelerin oluşturulması. Tüm bu önlemler, yerel, ulusal ve uluslararası yetkililer, insani yardım kuruluşları ve acil servisler arasında koordine edilmelidir.
  • Mülteci ailelerin ve refakatsiz ve ailelerinden ayrı düşmüş çocukların ailelerini güçlendirme ve yeniden birleştirmeyi mümkün olan her durumda desteklenmeli: Çocuğun yararına olduğu durumlarda, mülteci ailelerin ve özellikle gergin yeni yerlerinde bir arada kalabilmeleri ve gereksiz aile ayrılıklarını önleyebilmeleri için  aileler desteklenmelidir. Tarama, hizmetlere yönlendirme ve ulusal çocuk koruma vaka yönetim sistemlerine yönlendirme dâhil olmak üzere güçlü koruma ve raporlama mekanizmaları, aileleriyle birlikte gelen mülteci çocukları her türlü istismardan yeterince korumak için alınan önlemler alınmalıdır. Yerel, ulusal ve uluslararası makamlar da mümkünse yeniden birleşmelerini sağlamak için refakatsiz ve ayrılmış çocukların aile üyelerinin acil durumlarda izlenmesini sağlamak için işbirliği yapılmalıdır. 
  • Kurumsallaşma yerine aile ve toplum temelli bakımı teşvik edilmeli: Mülteci çocuklar, yaşadıkları travmatik deneyimlerin üstesinden gelmelerine yardımcı olacak  yetişkinlerin desteğine ve bakımına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duymakta. Mümkün olduğunca, çocuklara yönelik bakımın sürekliliğinin sağlanması konusunda dikkat edilmeli. Yetkililer, aile bakımından yoksun bırakılan çocukların, uygun şekilde eğitilmiş koruyucu bakıcılarla birlikte güvenli aile temelli alternatif bakım ortamlarına hızlı bir şekilde taşınmasını sağlamak için acilen geçici bakım düzenlemeleri yapmalıdır. Kardeşlerin ayrılmasından kaçınılmalıdır.
  • Mülteci çocuklara, kabul edilen ülkenin vatandaşı olan çocuklarla aynı düzeyde bakım sağlanmalı: Savaştan kaçan çocuklara hiçbir ayrım gözetmeksizin eşit davranılmalı. Acil durum sırasında  ihtiyaçları yönetmek için geçici önlemlere ihtiyaç duyulabilirken, refakatsiz ve ailelerinden ayrı düşmüş çocuklar ve kurumlardan taşınan çocuklar için daha düşük kalite standartlarına sahip çocuk koruma ve bakım sistemleri kurulmamalıdır.
  • Refakatsiz ve ailelerinden ayrı düşmüş çocuklar ve kurumlardan başka yerlere yerleştirilen çocuklar da dâhil olmak üzere tüm mülteci çocukların kabul merkezlerine vardıklarında acil ve özel ihtiyaçlarını ele alınmalı: Bu madde, çocuk koruma hizmetlerini, psikologlara erişimi ve çocukların tıbbi ihtiyaçlarını karşılamak üzere eğitilmiş personeli içermelidir. Personel, çocukları ve bakıcılarının dilini konuşmalı veya onlara tercümanlık hizmeti sunmalı. Uzun vadede, zihinsel sağlık ve eğitim dâhil olmak üzere çocuğun iyileşmesini destekleyecek özel müdahaleler sağlanmalıdır.
  • Mevcut kriz boyunca ve sonrasında tüm savunmasız çocukların haklarını koruma taahhüdü yenilenmeli: İnsani yardım çabalarına finansman ve insani, mali ve maddi kaynakların tahsisi, krizin ölçeğiyle orantılı olmalı ve yerel yetkililer de dâhil olmak üzere ön saflardaki kurumların kapasitesini güçlendirilmelidir. Kaynaklar, daha önce savunmasız çocukları ve aileleri destekleyen finansal akışlardan ayrılmadan, yeni acil durum fonlarından alınmalıdır.

Bu önemli öneriler Hope and Homes for Children, Maestral International, Missing Children Europe, Defence for Children ECPAT Netherlands, All-Ukrainian Foundation for Children’s Rights, Better Care Network, Catholic Relief Services, Changing the Way We Care, Lumos, Save the Children, SOS Children’s Villages, Family for Every Child, Plan International, International Child Development Initiatives, Children of Prisoners Europe, Child Rights Connect, Railway Children, Make Me Smile International, Centre for Excellence for Children’s Care and Protection, Child Identity Protection (18 Mart 2022 itibariyle) tarafından desteklenmektedir.

Kuruluşunuz bu önerileri destekleyenler arasına katılmak istiyorsa, lütfen şu adresle iletişime geçin: [email protected]

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız. 

Bu yazı Gizem Görün tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmış, kontrolü İlayda Şen tarafından yapılmıştır.

Bu yazı “Key Recommendations to Uphold the Rights of Ukrainian Children Deprived of Family Care” başlıklı yazıdan Türkçeye çevrilmiştir.

Pozitif sosyal dönüşüm için bağışlarınızla destek olun. 

Refakatsiz ve Ailelerinden Ayrı Düşmüş Çocuklar

ailelerinden ayrı düşmüş çocuklar

Çocuklar; güvenli bölgelere kaçış esnasında, bir saldırı esnasında veya nüfus hareketi esnasında kazara ailelerinden ayrı düşebilir, veya bir ebeveyn tarafından bir başkasına emanet edilebilirler.

  1. TEMEL EYLEMLER-BELİRLEME, BELGELENDİRME, TAKİP ETME VE BİRLEŞTİRME (BBTB)

Hazırlıklı Olma: Bakıma ihtiyacı bulunan çocukların ailelerinin ayrılmamaları için müdahalelerin planlanması, çocuk koruma prosedürlerinin incelenmesi ve bir yol haritası çıkarılması gerektiğinin önemine ve çalışmaların bu yol haritası üzerindeki ölçütler üzerinden yapılması gerektiğine değinilmiştir. Sosyal hizmet uzmanları, sorumlu yetkililer ve toplum gönüllüleri gibi kişilerin sorumlulukları belirlendikten sonra çocuk koruma sistemi hakkında eğitimler verilmeli ve kişilere danışmanlık hizmeti sağlanmalıdır. 

Müdahale: Ailelerin ayrılma sebeplerini ve oluşacak risklerin tespiti yapılmalıdır. Refakatsiz ve ailelerinden ayrılmış çocukların tespiti için bir strateji geliştirilmeli ve ailelerinden ayrılmış çocukların ve kayıp çocukların ailelerinin kaydolabileceği, bilgi alabileceği ve hizmetlere ulaşabileceği mekanlar oluşturulmalıdır. Bu çocukların güvenlikleri ve refahlarını gözetilmeli, aynı zamanda okullarında ya da herhangi bir kurum-kuruluşta adil hizmetler almasını sağlanmalıdır. Ailelerin birleşmelerini bir an önce başlatılmalı ve bu işin hızlı bir şekilde ilerlemesi için yeterli personele ve ekipmana sahip olunduğundan emin olunmalıdır.  Bu süreçte ailelerin ve çocuğun takibini sürdürülmeli ve bakım düzenlemelerinin uygun, çocukların en yüksek yararına olup olmadığı tespit edilmelidir. Takip evresinden sonra çocukların ihtiyaçlarının analizi ve ailelerin bu ihtiyaçları karşılama kapasiteleri gözden geçirilmeli ve buna uygun yardımlar aileye sağlanmalıdır. Aileye değil de bir vasiye teslim edilen çocukların takibi yakından yapılmalıdır. Bütün bunlar sağlanırken aileye ya da vasiye çocuğunun bakımını üstlendiğine ve sorumluluğu kabul ettiğine dair bir form imzalamasını sağlayın. Aynı zamanda bir veya birden fazla saygın yerel liderin çocuğun durumunu izleyeceklerine ve herhangi bir problemi çocuk koruma ve bakımından sorumlu ilgili organa bildireceklerini belirten formu imzalamaları gerektiğini de söylemeyi unutmamalısınız. 

  1. TEMEL EYLEMLER – ALTERNATİF BAKIM

Hazırlıklı Olma: Alternatif bakıma ilişkin mevcut ulusal yasaları, politikaları, rehberleri vs. belirleyin. Hükümet ve sivil toplum içerisinde alternatif bakıma ilişkin ulusal temel aktörleri ve onların rollerini, faaliyetlerini tanımlayın. Mevcut geçici bakım yapılarını ve mekanizmalarını tanımlayın ve refakatsiz ve ayrılmış çocukların ihtiyaçlarının karşılanması için hangilerinin uygun olduğunu belirleyin.

Müdahale: İhtiyaç tespitlerinin çocukların yaşam şartlarını, destekleyici topluluk yapılarını ve sistemlerini ve mevcut farklı alternatif bakım seçeneklerini kapsadığından emin olun. Çocukla, ailesiyle ve çocuğun hayatındaki diğer önemli kişilerle istişare ederek geçici bakım veya alternatif bakım kapsamındaki her çocuk için mümkün olduğunca hızlı şekilde bir bakım planı geliştirin.

Kılavuz Notlar: Refakatsiz ve bakım ihtiyacı bulunan çocuklara yönelik müdahalelerde ilk 48 saat oldukça kritiktir. Ailelerin mümkün olduğu kadar en hızlı biçimde birleştirmelerine yardım edilmesi ve durum gerçekçi ise geçici bakımın organize edilmesine yönelik adımların bir an önce atılması önemlidir. Aileler ve topluluklar çocukların ve aile birliğinin nasıl korunması gerektiği konusunda bilgilendirilmedir. Çocuk koruma kurumları tarafından geçici vasilere destek sağlanmalıdır. İlk önce refakatsiz çocuklara odaklanılması gerekmektedir ve kurumlar arası sevk mekanizması geliştirilmelidir. Kayıt, bir çocuğun temel bilgilerinin kaydedilmesini kapsamakta ve belgelendirme ise takip aşamasında bir çocuğun bakım ve koruma ihtiyaçlarının belirlenmesi ve bir vaka yönetim planının geliştirilmesi gibi hususların gerçekleştirilmesi için gerekli tüm bilgileri kapsamaktadır. Bir çocuğun temel hukuki veya normal vasilerinin, diğer aile üyelerinin araştırılması sürecine aile takibi denilmektedir. Bu aile takibi esnasında kurulan ilişkilerin gerçek olup olmadığının doğrulanması çok önemlidir.

Geçici Bakım: Akraba bakımı veya çocukların üzerinde anlaşılan süreler zarfında bakım için yerleştirileceği topluluk içerisindeki vasilerin belirlenmesi, taranması ve desteklenmesi dahil olmak üzere gayri resmi doğal bakım düzenlemelerini kapsayabilir.

Alternatif Uzun Süreli Bakım ve Evlat Edinme: Bir çocuğun veya ailesinin birleştirilmesi mümkün değilse veya birleştirmek çocuğun en yüksek yararına değilse alternatif uzun süreli bakım seçeneklerini dikkate alın. Aile takibi bir öncelik olmalıdır ve ülkelerarası evlat edinme, bu takip çalışmalarının yararsız olduğu kanıtlanınca ve ülke içi sağa bir çözümlerin uygun olmadığı yerlerde öngörmelidir. 

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız. 

Bu yazı Fulya Oğuz ve Dilvin Polat tarafından Hayat Sende Derneği adına “İNSANİ YARDIM ÇALIŞMALARINDA ÇOCUK KORUMA’YA YÖNELİK ASGARİ STANDARTLAR” başlıklı yazıdan özet hale getirilmiştir.

Pozitif sosyal dönüşüm için bağışlarınızla destek olun. 

Bugün kahvenizi bize bağışlayın, koruma altındaki bir gencin hayallerine umut olun!

Egondan Kurtul: Çocuk Yetiştirme Çalışanları İçin Bariyer

blog yazisi

Dr. Karen Alyasiry, Aile Gelişim Uzmanı, Koruyucu Aile ve Evlat Edinme Koalisyonu

Çocuk Koruma, alternatif bakıma girmiş çocuklar için istikrarlı bir verimlilik sağlamaya çalışan çok yönlü bir sistem. Missouri Eyaleti Sosyal Hizmetler Dairesi, Kasım 2021 itibarıyla 14.221 çocuğun koruyucu aile sisteminde olduğunu belirtti. Bu çok yönlü sistem, koruyucu ailelerdeki çocukların ihtiyaçlarını karşılamak için beraber çalışan sistem partnerlerinin çeşitli bileşenlerinden oluşur. Bu sayede, ortak amaçlar için iş birliği yaratma, çocukları ve biyolojik ailelerini onarma, iyileştirme ve yeniden birleştirme hususunda daha yeterli ve etkili bir yaklaşım ile buluşturulur. Ev dışında bakıma giren her çocuk için kalıcı bakım hedef olsa da, gerçek şu ki birçok çocuk kalıcı bir sonuca zamanında ulaşamıyor. 

Bir çocuğu ebeveynlerinden ayırma kararı karışıktır. Bu durumda, çocuk öncelikle önlem için geçici korumaya alınacak ve eğer, soruşturmada çocuğa zarar ihtimalini azaltmak için güvenli bir çözüm bulanmazsa, o zaman çocuk alternatif bakıma girme hakkına sahip olabilecektir. Koruyucu aileye yerleştirilme, yaşı ne olursa olsun her çocuk için travma sebebidir, asıl amaç; ebeveyn bağlarını ve aile ilişkilerini sürdürmek ve ömür boyu sağlıklı ilişkilerin kurulabilmesi. Geçmiş araştırmalar aile bağları, koruyucu aile bakımındaki çocuklar için olan hizmetleri geliştirme, koruyucu aile destekleri ve eğitimi gibi kalıcı sonuçlara ulaşmanın önündeki engelleri tespit etmiştir (Casey Family Programs, 2018). 

Koruyucu aile bakımındaki çocuklar toplumun en savunmasız grubudur. Koruyucu ailelerdeki çocuklar arasındaki savunmasızlık, duygusal ve davranışsal eksiklikler, zarar görmüş nörobiyolojik gelişim ve sosyal ilişki eksiklikleri olarak tanımlanır. Koruyucu bakımdaki çocuklar, geleceklerini etkileyen yaşam boyu sürecek kararlar almak gibi etkenler karşısında da savunmasızdır. Devlet bakımındaki çocukların  kararlarından sorumlu grup üyeleri arasında vaka yöneticileri, vâsi reklam öğeleri ve çocuklarla sorumlu memur yardımcıları gibi alanlar bulunur. Kararları etkileyen üyeler; koruyucu aileler, terapistler ve mahkeme tarafından atanmış özel savunuculardır. 

Bu üyeler arasındaki gruplaşma, onlara güvenen ve kendileri için en iyisini yapma konusunda onlara güvenen çocuklar için olumlu sonuçlara ulaşma konusunda önemli. Başarılı gruplaşma konusunda önemli bir sorun bireyin ego bariyeridir. Bu ego bariyeri, kişinin grup bakış açısını kaybetmesine ve ilgi odağını bireysel ihtiyaçlarına çevirmesine neden olur. Herhangi bir grup üyesi “ben” mantalitesine odaklanmaya başlayınca, ekibin işlevi sadece kişisel güç mücadelelerine dönüşmekle kalmaz ayrıca ortak amaçlara ulaşma konusunda bazı engeller yaratır.

Boutros (2015) ego bariyerini, yargıları etkileyen gurur, kıskançlık ve incinmiş duyguların inşası olarak tanımlar. İlaveten, ego bariyerleri kendilerini iki ana yolda belli eder; boş gurur ve kendinden şüphe korkusu. Boş gurur, bir birey kendini diğer bireylerden daha iyi pazarlama güdüsünü taşıdığında kendiliğinden ortaya çıkar (Boutros, 2015). Kendinden şüphe duyan ego, bireyleri olumsuz şekilde kendilerini diğerlerinden daha küçük hissetmelerine yol açar. Ego bariyerinin iki tanımı da grubun verimliliğini önemli bir şekilde sarsar. Ego, gücün kontrolüne çok fazla veya özsaygıya çok az odaklanıldığında ilişkileri yok edebilir. Her bir birey egoya sahiptir; fakat, dengeyi kurabilmek ve sağlıklı bir ego geliştirmek uygulama ister.

Peki bu neden önemlidir?

Koruma altındaki çocukların hayatları grup üyelerinin doğru olma, gücü elinde tutma, yargılayıcı, baskıcı ve inatçı olma gibi takıntılarını bırakmalarına bağlıdır. Gereken şey, çocuk refahı alanında çalışanların kendi özgüvenlerini toplayabilecekleri ve kendilerini işbirlikçi düşünmeye doğru iten profesyonellerden oluşan toplu grupların bir parçası olarak benimsemeleridir. Egoyu bırakmak, çocuğun yüksek menfaatlerini ve çocuk için ömür boyu sürecek bağlantılar kurmayı kişisel kazancın önüne koyma fırsatı verir.

Yazının orjinal linkine ulaşmak için tıklayınız. 

Bu yazı Ekin Ersoy tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmış, kontrolü İlayda Şen tarafından yapılmıştır.

Bu yazı “Let Go Your Ego: A Barrier for Child Welfare Workers” başlıklı yazıdan Türkçeye çevrilmiştir.

Pozitif sosyal dönüşüm için bağışlarınızla destek olun. 

Alternatif Bakımdaki Çocuklar

alternatif bakimdaki cocuklar

Avrupa Birliği Genelinde Kurumsuzlaştırma Konusundaki İlerlemeyi İzlemek İçin Karşılaştırılabilir İstatistikler

Avrupa Birliği ve Üye Devletleri tarafından alternatif bakımda çocukların kurumdan uzaklaştırılması ve aile ve toplum temelli bakıma geçişleri için destek konusunda kesin bir taahhüt vardır. Alternatif bakımda büyüyen çocuklar, bakıma yerleştirilmeden önce ciddi travmalar yaşamış olabilirler. Özellikle yatılı bakım, sağlıklı ve sosyal gelişimleri için ihtiyaç duydukları bireyselleştirilmiş bakımı sağlayacak donanıma sahip olmadığı takdirde, onları diğer olası risklere maruz bırakabilir. Çocukların gelişmek için sevecen, şefkatli yetişkinlerle istikrarlı ve güvenli ilişkilere ihtiyaçları vardır ve bu tür ilişkilerin bir aile ortamında karşılanması çok daha sağlıklıdır. Bu çalışma, toplum temelli bakım hedefine yönelik ilerlemenin izlenmesi için yararlı bir sağlamayı hedeflemektedir.

Eurochild ve UNICEF’in Avrupa ve Orta Asya Bölge Ofisi’nin (ECARO) ortak girişimi olan DataCare projesi, Avrupa’da ankete katılan ülkelerin alternatif bakımdaki çocuklar için veri topladığını gösteriyor. Mart 2020’de başlatılan DataCare projesi, Avrupa Birliği (AB-27) ve Birleşik Krallık’ın 27 Üye Ülkesinde alternatif bakım veri sistemlerini haritalandırarak, Avrupa genelinde veri toplama ve raporlamaya yönelik daha şeffaf ve ortak bir yaklaşımı benimsediğini göstermiştir.

Haritalama çalışması, ülkelerin şu anda alternatif bakımla ilgili veri sistemlerini nerelerde uyguladığını göstermektedir. 2009 Yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu (UNGA), Çocukların Alternatif Bakımına İlişkin Yönergeleri (BM Yönergeleri) onayladı. Bu Kılavuzlar, çocukların mümkün olduğunda ailelerinde büyümelerini sağlamak için Devletleri yönlendirir; alternatif bakım biçimlerinin destekleyici, koruyucu bir bakım ortamı sağladığını; ve bir aile ağına sahip olan yatılı bakımda yaşayan çocukların, bu ailelere güvenli bir şekilde yeniden entegre olmaları için destek almalarını sağlar. Veri Bakımı projesi ayrıca, alternatif bakımla ilgili veri sistemlerinin ulusal düzeyde reformunun sağlanmasında kilit rol oynayan AB dahil olmak üzere alternatif bakımdaki devam eden küresel çalışmaları bilgilendirmeyi amaçlamaktadır.

Alternatif bakımdaki çocuklarla ilgili kaliteli veriler, sosyal refah, eğitim ve sağlık hizmetlerinin gereksiz aile ayrılığını nasıl önlediği ve tüm çocuklar için eşit fırsatlar sağladığı da dahil olmak üzere, ülkelerin bakıma ihtiyaç duyan çocukları destekleme biçimlerini de aydınlatmaktadır. 

Karşılaştırılabilir veriler, politikanın etkin bir şekilde uygulanmasını sağlayan koşullar, ilerlemeyi engelleyen faktörler ve değişimi hızlandırmak için gereken destek ve yatırımlar hakkında bilgi sağlar. Daha iyi veriler daha bilinçli politika ve hızlı karar alma sürecine yol açar ve bu da alternatif bakımdaki çocuklar için daha iyi sonuçların oluşmasına imkan yaratabilir.

Öneriler 

Hükümetler, alternatif bakımdaki çocuklar hakkındaki ulusal veri sistemlerini güçlendirmek için değerlendirme ve planlama süreçleri sırasında aşağıdaki noktalara özellikle dikkat edebilirler; 

  • Açık bir yetkiye sahip merkezi bir ajans ile kurumsallaşma ve aile ve toplum temelli bakıma geçişteki ilerlemeyi ölçmek için ülkeye özgü ve uluslararası karşılaştırılabilir göstergeler geliştirmek ve tanımlamak
  • Alternatif bakımdaki çocuklar hakkında kararlaştırılan istatistikleri tablolamak ve veri kalitesini sağlamak için tüm bölgelerden ve ilgili tüm sektörlerden veri toplamak ve yönetmek.
  • Yatılı ve  aile bakımındaki tüm çocuklar sayılabilir ve istatistiklere dahil edilebilir. Bu, örneğin nüfus sayımı veya diğer yöntemlerle, yatılı bakımdaki çocukların haritalandırılmasını veya sayılmasını ve aile temelli bakımdaki çocukların sayılmasını gerektirebilir. 
  • Yatılı bakımdaki çocuklarla ilgili veriler, küçük grup evlerindeki, kurumsal tesislerdeki ve diğer yatılı bakımdaki çocukları, diğerlerinden ayıran açık tanımlarla ayrıştırılabilir. 
  • Alternatif bakımdaki çocuklar hakkında üretilen istatistikler, ikincil analiz ve araştırma için araştırmacılara ve paydaşlara erişilebilir hale getirilebilir. Ayrıca, ulusal yasalar ve Avrupa İstatistik Uygulama Kuralları doğrultusunda izleme, değerlendirme ve karar alma için de kullanılabilir.
  • Hükümetler, alternatif bakımdaki çocuklar hakkındaki veri sistemlerinin olgunluğunu değerlendirebilir, güçlendirilmesi gereken bileşenleri belirleyebilir ve finanse edilen ilgili ulusal eylem planlarına sistem güçlendirici eylemleri dahil edebilir.

Daha fazla araştırma için öneriler

  • Avrupa ülkelerinde çocuk koruma ve alternatif bakım konusunda kullanılan terimler hakkında açık ve sade dilli bir sözlük oluşturmak için karşılaştırmalı bir çalışma yapılabilir.
  • Aile güçlendirme, önleme ve geçici mekanizmalar ile ilgili veri sistem haritalaştırılabilir.
  • Alternatif bakımla ilgili verilerin paydaşlar tarafından nasıl kullanıldığının ve bu paydaşların kim oldukları  haritalanabilir.

Analiz, alternatif bakımdaki çocuklarla ilgili veri sistemlerini destekleme mevzuatının ülkeden ülkeye önemli ölçüde değiştiğini ortaya koymuştur. Bazı ülkeler yasalarında veri toplama ve yayma konusunda çok ayrıntılı talimatlar içerirken, bazıları bundan bahsetmemiştir. 

Sonuçlar ve bulgular 

Bulgular, ankete katılan 28 ülkede “alternatif bakım” teriminin veya buna yakın bir eşdeğerinin ulusal düzeyde yaygın olarak kullanılmadığını göstermektedir. Çoğu Ulusal Muhabir, konut ve koruyucu bakım şartlarının kullanıldığını bildirmiştir. Ancak, bu şartlar ulusal düzeyde açıkça belirtilmediyse ve bir veri sistemi mevcut ise, alternatif bakım gibi kapsamlı bir terimin kullanılması şart olmayabilir. 

Ülkelerin veri paylaşım politikası 

Birçok ülke, halkı ve paydaşların çoğunu alternatif bakım sektöründeki gelişmelerden haberdar eden yıllık raporlar yayınlamaktadır.Kıbrıs, Malta, İrlanda ve Birleşik Krallık (İskoçya hariç) çok çeşitli faaliyetleri bilgilendirmek için farklı düzeylerdeki verileri kullanır ve çocuklar için iyileştirilmiş sonuçlara yönelik politikalar geliştirmek, bütçeleme ve bilinçlendirme kampanyaları da dahil olmak üzere kararlar alınmasında yardımcı olur. Sonuçlara ilişkin veriler ve desteğe ihtiyacı olan çocukların ve ailelerin geçmişine ilişkin ayrıştırılmış veriler, bu kararların şekillenmesine yardımcı olabilir.Belçika-Flanders, İrlanda, Malta ve İngiltere ve Kuzey İrlanda örnekleri, farklı kuruluşlar ve bakanlıklar arasındaki işbirliği ve iletişimin toplanan verilerden daha fazla yararlanılmasına yardımcı olduğunu göstermektedir. Göçmen ve mülteci çocuklar alternatif bakımda hızla büyüyen bir çocuk kategorisidir bu da üzerinde durulması gereken önemli konulardan biridir.

Raporun tamamına ulaşmak için tıklayınız. 

Bu raporun özeti Hayat Sende Derneği adına Kübra Ünsal ve İlayda Şen tarafından Türkçeye kazandırılmıştır.

Pozitif sosyal dönüşüm için bağışlarınızla destek olun.

AbilityPool ve Hayat Sende

AbilityPool; kurumları, kurum çalışanlarını, gönüllüleri ve sivil toplum kuruluşlarını tek bir dijital platformda buluşturan bir sosyal girişimdir. 

Bu platform kuruluşların çalışanlarının farklı yeteneklerini keşfetmelerini ve gönüllülüğü daha etkin yönetmelerini sağlamaktadır. AbilityPool’da bulunan 100’den fazla STK, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları kapsamında çeşitli projeler açarken, gönüllüler profillerini oluşturduktan sonra tek bir tuşla istedikleri projelere katılabilirler. 

Kurum çalışanları ve gönüllüler profillerinde toplam katıldıkları proje sayıları, gönüllük saatleri gibi bilgileri görebilirken şirketler ve sivil toplum kuruluşları her proje sonunda otomatik olarak oluşturulan sosyal etki raporları sayesinde projelerinin yarattığı etkiyi ölçümleyebilir.

AbilityPool, STK’ların yetenekli ve yetkin gönüllü ve hayırsever havuzuna ulaşılmasını sağlar. Aynı zamanda şirketlere özel açılabilen projeler sayesinde STK’ların şirketlerle kurdukları bağ güçlenir, bağış alma potansiyeli artar. AbilityPool’u kullanan STK’ların kurumsal büyük firmalardan aldığı destek artar ve platformda paylaştıkları projeler sayesinde daha büyük sosyal fayda yaratma imkânı olur.

Gönüllüler, AbilityPool’da açtıkları profillerine yeteneklerini ekleyebilir, böylece kendi ilgi alanlarına uygun projelere erişimleri kolaylaşır. Ayrıca, katıldıkları proje sayısı, toplam gönüllülük saati gibi verilere de profilleri aracılığıyla ulaşabilirler. Gönüllüler AbilityPool üzerinden katılmak istedikleri projelerin sorumlularıyla iletişime geçebilir, projeyle ilgili soru veya yorumlarını paylaşabilir, proje sonunda ise projeyle ilgili değerlendirmelerde bulunarak sonraki projelerin geliştirilmesine katkı sağlayabilirler.

Hayat Sende Derneği

Hayat Sende Gençlik Akademisi Derneği (Hayat Sende), 2007 yılında devlet koruması altında yetişen bir grup idealist genç tarafından kurulmuş olup devlet korumasında yetişen çocuk ve gençlerin temel yaşam becerilerini kazanmış şekilde, ayrımcılığa uğramadan hayata atılması vizyonuyla çalışmalar gerçekleştirmektedir. Bu doğrultuda Hayat Sende Derneği; Burs, Mentorluk, Alternatif Bakım Veri Tabanı, Aile Temelli Bakım Modellerinin Güçlendirilmesi, Şehrin İyi Hali’nde Doğru Sözlük Farkındalık, Çocuk Koruma Sistemi Danışma Hattı, Koruma Sonrası Topluma Geçiş Rehberi, İslam Ülkelerinde Bakım Modellerinin Desteklenmesi, KAGA Gençlik Kampı gibi gerçekleştirdiği projeler ile koruma altında yetişen gençleri güçlendirmeyi hedeflemektedir. 

Abilitypool & Hayat Sende İş birliği

AbilityPool geniş gönüllü ağı ile Hayat Sende projelerine destek olmaktadır. Hayat Sende özellikle mentorluk projelerinde grup kolaylaştırıcıları ve mentorlara; İstanbul Maratonu’nda koşuculara ihtiyaç duymaktadır. AbilityPool bireysel ve kurumsal gönüllüleri ile Hayat Sende projelerinin daha geniş kitlelere ulaşmasına katkı sağlamaktadır. 

Koruyucu Aile Tedavi Yöntemi Umut Vadediyor

koruyucu aile

Annett’in gözleri artık kapalı kapılar ardında gerçekten neler olup bittiğine sonuna kadar açık. Sharon Annett, “Çocuklara bu kadar kötü davranan insanlar olduğunu daha önceden fark etmemiştim” dedi. “Bu küçük çocukların yaşadıkları olaylar hakkında duyduğunuz hikayeler korkunç” diye ekledi.

Sharon Annett tedavi sürecindeki çocuklara koruyucu ebeveynlik yapmaktadır, yani o ve kocası Jim Annett, duygusal ve davranışsal rahatsızlıkları olan ve bunu en şiddetli düzeyde yaşayan çocuklara bakım vermektedirler. Annett’ler son 20 yılda 25’ten fazla tedavi gören çocuğa bakmışlardır. 

“Bu çocukların çoğu yanlış anlaşılıyor, yetişkinler onları gerçekten anlamak için onlara yeterli zaman ayırmıyor.” 

Sharon Annett, onlarca yıldır Eugene’deki Oregon Topluluk Programları (OTP) aracılığıyla koruyucu bakım sağlamıştır. Koruyucu aile olarak öğrendiği bir şey varsa, o da her çocuğun farklı olduğudur. 

Sharon Annett, “Bakımını üstlendiğimiz tüm çocuklarda potansiyel görüyoruz, bu yüzden bu potansiyelden yararlanmaya ve onlara değerli olduklarını göstermeye ve hissettirmeye çalışıyoruz” diye belirtiyor. 

OTP, gençleri ev ortamı gibi bir ortamda tedavi etmeye yardımcı olmak ve daha sonra onları ailelerine dönmeye hazırlamak için kanıta dayalı tedavi modeli Treatment Foster Care Oregon’u (Koruyucu Aile Tedavi Modeli) (TFCO) kullanmaktadır. 

Eugene’deki Oregon Sosyal Öğrenme Merkezindeki (OSÖM) araştırmacılar, yaklaşık 40 yıl önce TFCO modelini geliştirmişler ve şu anda Amerika Birleşik Devletleri ve Avustralya, İsveç ve Norveç dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde çocuk koruma sisteminde kullanılmaktadır. 

Koruyucu Aile Tedavi Modeli Danışmanları başkanı John Aarons, TFCO tedavi modelinin dünyaya yayılmasının dikkat çekici olduğunu, ancak yalnızca Eugene-Springfield bölgesinde sunulduğu Oregon eyaletinde hala fazla dikkate alınmadığını söylemiştir. 

Aarons, “Bütün bu parayı çocukları korkunç şeylerin olduğu bu grup evlerine göndermek için harcadık; muhtemelen böyle olması için tasarlanmamıştır, ancak bu bir felaketti” demiş ve “Bundan daha iyisini yapmalıyız” diye eklemiştir.

Ancak Oregon’un TFCO’ya ve diğer şirketlerin terapötik koruyucu bakım modellerine yatırım yapma konusundaki tereddütü azalıyor gibi görünmektedir. 

Oregon Yasama Meclisinden 2 milyon dolarlık bir fon tahsisi ile desteklenen Oregon İnsan Hizmetleri Departmanı (OİHD), eyalette tedavi koruyucu bakımın genişletilmesinin fizibilitesini ve etkinliğini değerlendirmek için eyalet çapında bir pilot proje başlatmakta. TFCO, 18 aylık pilot projede bakım sağlayıcılar tarafından uygulanacak üç tedavi modelinden biri olarak öne çıkmakta. 

Greater Oregon Behavioral Health liderliğindeki pilot uygulamadaki yedi sağlayıcı, aşırı davranışsal ve duygusal sorunlarla baş eden çocukları tedavi edecek. Her sağlayıcı, kendisine en uygun modeli seçecek. Oregon Topluluk Programları (OTP), 20 yıl önce TFCO modelinin tesadüfi bir denemesine katılmış olmasına ve hatta bugün de bu modelin hala kullanıyor olmasına rağmen, grupta TFCO’yu seçen tek sağlayıcıydı. 

OİDH, pilot projenin 2023’ün sonuna kadar çocuklar için 59 boş yatak tahsis edeceğini tahmin ediyor. 

OİDH basın sekreteri Sunny Petit, “Bu denemede ortaya çıkan raporlar, yeni bir kalıcı bakım türü için uzun vadeli bir strateji ile dikkate alınarak analiz edilecektir” dedi. 

Petit, pilot çalışmanın sonuçlarıyla gelecekte bu modeli daha büyük ölçekte uygulamaya koyacaklarını da belirtiyor.

Kanıtlar ise belirli bazı ortamlarda gençler için daha iyi sonuçlara işaret etmektedir. 

Aarons, Eugene’deki OSLC’den bilim adamlarının, kapsamlı araştırmaların ardından 1980’lerin başında TFCO modelini geliştirdiğini söylemiştir. 2002 yılında, OSLC’den bir grup, Treatment Foster Care Consultants’ı (Koruyucu Bakım Tedavisi Danışanları) kurdu ve modeli gerçek dünya ortamında uygulamak için OCP ile eşleşmiştir. 

20 yıldır, Eugene’deki Oregon Topluluk Programları (OTP), Oregon’da TFCO modelini sağlayan ilk ve tek oluşum olmuştur. OCP, koruyucu aileleri işe almış ve araştırmacılar, modelin tesadüfi denemelerini yürütürken TFCO aynı zamanda çocukları tedavi etmiştir. 

Eugene-Springfield bölgesinde modeli çalıştıran üç takımı yöneten OCP’nin yönetici direktörü Ana Day, “Bunun sadece teorik olarak değil, pratik olarak da uygulanabileceğini göstermemiz gerekiyordu” demiştir. 

Aarons, tesadüfi kontrol denemelerinin çocuklarda şiddet içeren davranışların tırmanmasını önlemeye yardımcı olabileceğini, genç gebelik oranını azaltabileceğini ve daha iyi akademik katılımı teşvik edebileceğini söylemiştir. 

Aarons, “Yola baktığınızda, gençlerin ilişkiler, istihdam, okul ve kendi çocukları olduğunda daha az mücadele etmeleri çok daha az olasıdır” dedi. 

Örneğin Aarons, araştırmacıların ergenlik döneminde TFCO modeliyle tedavi gören bir grup genç kadının uzun vadeli ilerlemesini takip ettiğini söylemiştir. Yaklaşık dokuz yıllık veriler, grup bakımında her zamanki gibi tedavi gören 44 genç kadına kıyasla, 41 kadının daha az ceza aldığını ve yetişkin olduklarında çocuk koruma sistemine katılım oranının daha düşük olduğunu göstermiştir.

Yapı, rutinler ve olumlu pekiştirmenin gücü

Annett, yapının, rutinlerin ve olumlu pekiştirmenin gücünün, biyolojik ailelere, vasilere veya evlat edinen ebeveynlere sahip olmanın önemini ilk elden görmüş ve aynı yapıları ve rutinleri sürdürmeye bu program kapsamında tüm hızıyla devam etmektedir. 

Ailesinin evlat edinme konusundaki en büyük hayal kırıklıklarından birinin, evlerinde başarılı olan ve evlat edinme öncesi bir aileye taşınan erkek çocuğu olduğunu söylemiştir. 

Annett, “Onun rutini, onun için neyin işe yarayıp neyin yaramadığı ve ihtiyaç duyduğu her şey hakkında kitaplar yazdım. Bu aileyle telefonda saatler geçirdim ancak 10 ay sonra aile çocuğa bakmama kararı aldı” demiştir.

Sonunda başka bir evlat edinmek isteyen aile geldiğinde, Annett aynı şeyin olduğunu söylemiştir. 

“Üç hafta sonra, çocuk ona söylenen şeyleri yapmadığı için geri gönderildi” demiştir. “Tüm çalışmanızın küçük parçalara ayrıldığını görmek sinir bozucu ve bu asla çocuğun suçu değil. Hayatlarındaki yetişkinler onları hayal kırıklığına uğrattı.” diye eklemiştir.

Ayrıca Annett, o çocuğun asla kalıcı bir aile bulamadığını ve koruma sisteminde kendi başına büyüdüğünü belirtmiştir.

TFCO tedavi modeline katılan birçok genç, koruyucu ailede geçirdikleri süre boyunca, grup tedavi evlerinde ve psikiyatri kurumlarında birden fazla görev süresi de dahil olmak üzere, 10’dan fazla yerleştirme sıkıntısı yaşamıştır. 

Day, doğru türde koruyucu aileler ile çalışılmasının TFCO modelinin başarılı olması için çok önemli bir adım olduğunu söylemiştir. Ekiplerin, ihtiyacı olan tek bir çocuğu yaklaşık dokuz ay boyunca kabul etmeye ve ardından bir çocuğu daha evlat edinmeye istekli koruyucu ailelere ihtiyacı vardır.

Day: “Profesyonel koruyucu ebeveynler yetiştirmek istiyoruz.” demiştir.

Annett’ler, Eugene dışındaki küçük kasabalarında, sürekli ihtiyaç sahibi çocuklara bakım sağlamalarıyla tanındıklarını söylemektedirler. Sharon Annett, bakımını sağladıkları tüm gençlerin bir yerde uzun kalmayacaklarını anlamalarını sağladıklarını da belirtmiştir. 

Sharon Annett: “Bu işe şu zihniyetle geldik: bu bir iştir. Aileyi bir çocukla tanıştıracağız ve süreci küçük parçalara ayıracağız; onları yeniden yapılandırıp destek vereceğiz; buna değer olduklarını bilmelerini sağlayacağız ve sonra onlar için daha iyi bir yer bulacağız.” şeklinde açıklamıştır.

TFCO danışmanları, çocukları uygun tedavi edici koruyucu ailelerle eşleştirmenin modelin başarısının anahtarlarından biri olduğunu söylemektedir. 

Aarons, “Çocukların kendilerine benzeyen, onlar gibi konuşan ve onlar gibi dil becerilerine sahip ailelerin yanına yerleştirilmesini istiyoruz. Onları topluma yerleşmek istiyoruz” demiştir.

TFCO modeli kapsamındaki her ekibin, on koruyucu aileyi denetleyen bir lideri vardır. Ekip lideri, bir işe alım görevlisi, gençlik becerileri eğitmeni, gençlik terapisti, aile terapisti ve koruyucu ebeveyn danışmanı ile destek hizmetlerini koordine etmektedir. 

Ekip, koruyucu aileleri sürekli gözetim sağlamaya ve çocuğu sorunlu akranlarından uzaklaştırmaya teşvik etmektedir. Ebeveynler, okul çalışmalarını vurgulamayı ve olumlu pekiştirmelerle zorluklarla başa çıkmayı öğrenmektedirler. 

Day, “Bu bakım seviyesine gelen çocukların çoğu, bin yenilgilik bir geçmiş yaşadı. İyi birisi olmadıkları gibi birçok şey duydular ve birçok yerde başları belaya girdi. Dolayısıyla, gün boyunca iyi yaptıkları şeyler için övgü aldıklarından emin olmak için kanıta dayalı ve iyi kurulmuş sistemlerimiz var” demiştir. 

Gençler koruyucu ailelerinden ve terapistlerinden olumlu pekiştirme alırken, ekip üyeleri eş zamanlı olarak çocukların aileleri veya velileri ile çalışarak etkili ebeveynlik ve sorunlarla baş etme becerilerini geliştirmektedir. Gençler tedaviden “mezun” olduklarında ailelerin bakımı üstlenmeye hazır olmasını istiyorlar. 

Illinois’deki Çocuk Koruma Grubu TFCO Modelini Genişletiyor 

Eyaletin en büyük özel çocuk koruma kuruluşu olan Illinois Lutheran Sosyal Hizmetleri (LSSI), Haziran 2021’de Illinois’de beş yıllık bir pilot projeyi tamamlayarak TFCO tedavi modelinin kullanımını yaygınlaştırmaya başlamıştır. Chicago, Aurora ve Rockford, Illinois’de faaliyet gösteren ekipler bulunmaktadır. LSSI, Illinois, Peoria’da da bu modeli yaygınlaştırmayı ummaktadır. 

LSSI modelini kolaylaştıran Anne Barclay, devlet çocuk koruma sistemi liderlerinin, devlet tarafından sözleşmeli grup bakım tesislerinde istismar ve ihmal iddialarını ortaya çıkaran Chicago Tribune tarafından yapılan sert bir soruşturmanın ardından koruyucu gençler için yatılı bakıma bir alternatif bulmak istediklerini söylemiştir. 

Street Roots’un 2019’da bildirdiği gibi, Oregon’da da benzer bir tartışma yaşanmaktadır. Kâr amacı gütmeyen gruplar A Better Childhood and Disability Rights Oregon ve ortakları, Oregon’a koruyucu çocuklar adına dava açtılar ve eyaletteki koruyucu aile sisteminin tamamen elden geçirilmesini talep etmişlerdir. 

LSSI, 6 ila 11 yaş arası üç çocuk takımı içeren beş yıllık bir pilot proje için TFCO’yu seçmiştir. TFCO ekip liderleri ve koruyucu aileler, çocukları 2016 yılında evlere kabul etmeye başladılar ve bir daha asla geriye bakmadılar. 

Barclay, pilot programın çok başarılı olduğunu, çocuk koruma sistemi liderlerinin eyalette koruyucu aile tedavisine devam etmeyi seçtiğini ve hatta geçen yıl Chicago’da ek bir ekip eklendiğini söylemiştir. TFCO modelinin, önemli ölçüde zorluk çeken çocukların Illinois’deki biyolojik aileleri veya diğer bakıcılarıyla birlikte evlerine dönmelerine yardımcı olduğunu belirtmiştir. 

TFCO modelini kullanan pilot projenin sonuçlarına atıfta bulunarak, “Koruyucu Tedavi Bakımına gelen çocukların %71’inin programı tamamladığını ve hazırlanmış bakım sonrası evlerine geçebildiklerini gördük” demiştir. 

Barclay, tedaviden olumlu sonuç alan gençlerin %10’unun ebeveynlerinin yanına dönebildiğini söylemiştir. Diğer %45’i ise akraba veya bilinen bir aile dostunun yanına taşınmıştır. Kalan %45’i ise özel olarak seçilmiş, evlat edinen koruyucu ailelere yerleştirilmiştir. 

Illinois’deki koruyucu tedavi için bekleme listesi, herhangi bir zamanda ekiplerin 40 yeri için yaklaşık 10 ila 15 gence ulaşmıştır – LSSI, Peoria, Illinois’deki ek ekibi finanse edebilirse bu sayının 50’ye yükseleceği de belirtilmiştir. 

Barclay, başarısının yanı sıra, LSSI pilot projesinin, TFCO modelini ve diğer terapötik koruyucu aile modellerini doğrudan rekabet olarak gören Illinois’deki grup bakım sağlayıcıları tarafından başlangıçta bazı tepkilerle karşılandığını söylemiştir. Ayrıca, birçok çocuk koruma sistemi görevlisi, koruyucu ailelerin bu tür aşırı davranışsal zorluklarla karşılaşan gençlerin üstesinden gelebileceğine ilk başta şüpheyle yaklaşıyordu. 

Barclay, “Bakımını üstlendiğimiz çocuklardan bazıları koruyucu ailelerimize ve personellerimize birtakım sorunlar çıkarttı” demiştir. 

Koruma sistemindeki evleri denetleyen ekipler, TFCO modelinin, aileleri veya başka bir bakıcısı dönüşlerini bekleyen çocuklar için en iyi şekilde çalıştığını ve gençlerin tedavilerine daha fazla yatırım yapmasını sağlamıştır. 

Ekipler ayrıca COVID-19 pandemisinin ortasında ek koruyucu aileleri ve ekip üyelerini işe alma konusunda zorluklarla karşılaşmıştır. Karantinaya alma, mevcut koruyucu ailelerle öğle yemeklerinin veya diğer sosyal toplantılarının yüz yüze yapılması mümkün olmamıştır. 

Barclay, takımlarının çoğunun kapasitesinin altında çalıştığını söylemiştir. Rockford, Illinois’deki bir ekip, tek bir gence hizmet eden yalnızca bir koruyucu aileye sahiptir; ancak Barclay, dört koruyucu ailenin şu anda “halihazırda” beklediğini söylemiştir. 

Çocuklara hizmet veren koruyucu aileler bile, COVID-19 güvenlik endişeleri nedeniyle evlerini yeni gençlere ve birden fazla ekip üyesine açma konusunda temkinli davranmaktadırlar. 

Çocuk Koruma Sisteminin, insanları koruyucu aile olarak, hatta düzenli koruyucu aile olarak hizmet etmeye ikna etmek için yıllarca mücadele ettiği Oregon’da da bu sorun büyük bir endişe kaynağıdır. 

Aarons, TFCO modelinin eyalet çapında genişlemesi için Oregon’un koruyucu ailelerden daha fazlasına ihtiyacı olduğunu söylemiştir. Çocuk koruma, ruh sağlığı hizmetleri ve çocuk adaleti departmanının hepsinin uzun vadeli yatırıma değer olduğuna ikna edilmesi gerektiğini ifade etmiştir. 

Washington Kamu Politikası Enstitüsü, TFCO için yatırılan her doların aslında tasarruf edilen dört dolar olduğunu belirtmiştir. 

Day, çocukların Eugene-Springfield bölgesinde bakım almak için eyalet çapında seyahat etmek zorunda kalmamaları için TFCO modelinin Lane County’nin ötesine geçtiğini görmek istediğini söylemiştir. Devletin Oregon’daki tedavi gören koruyucu ailelerin sayısını dört katına çıkarabileceğini ve hala yatakları dolduracak çocukların olacağını belirtmiştir. 

Day, “Kimsenin asla birlikte yapamayacağını düşündüğü çocukları gördüm, evlerine sonrasında anneleriyle birlikte gittim” demiş “Bu benim için çok önemliydi. Bu durum sadece onları başarıya hazırlamıyor ve yörüngeyi değiştiriyor, böylece gerçekten bir şansları oluyor.” şeklinde açıklama yapmıştır.

Annett’ler de ayrıca birçok başarıya imza atmıştır. 4 yaşındayken bakım verdikleri küçük bir kızın babası, çifti kızın 8. sınıf mezuniyetine davet etmiştir. 4 ve 5 yaşlarında büyüttükleri bir grup erkek çocuk şimdi liseyi bitirmektedirler. Tedavi modelini takip etmeyi reddeden 10 yaşındaki bir çocuk bile 10 yıl sonra Annett’leri ziyarete gelmiştir.

Sharon Annett, “Bize teşekkür etti,” dedi. “Yaşadığı en iyi yer olduğunu söyledi ve işe yaramadığı için üzgündü.” O zamandan beri, koruyucu ailedeki diğer çocuklara yardım etmek için kar amacı gütmeyen bir kuruluş kurdu. 

Sharon Annett, koruyucu aday ailelere ve evlat edinmek isteyen ailelere, “Nasıl olacağı konusunda kafanızda bir fikir olabilir, ancak bu şimdiye kadar yaşadığınız hiçbir şeye benzemeyecek” diyerek olumlu bir mesaj göndermiştir.

Bu çocukların yanında olmaya istekli aileleri bulmanın asla kolay olmadığını söylemiştir. “Bizden sonra gidecekleri bir sonraki yerin son nokta olduğundan emin olmak istiyoruz” diye eklemiştir.

 

Bu yazı Şevval Tufan tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmış, kontrolü Gamze Bilir Seyhan tarafından yapılmıştır.

Bu yazı “Treatment foster care model shows promising results” başlıklı yazıdan Türkçeye çevrilmiştir.

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız.

Çocuk Bakım Sistemini Kurumsuzlaştırma Stratejileri

Kurum bakımının devlet korumasına yerleştirilen çocuklar üzerindeki zararlı ve uzun vadeli etkileri artık kanıtlanmıştır.

 

Bu olumsuzluklar arasında doğrudan bireysel olarak ilişki kurabilecekleri birincil bakım verenin olmaması, uyaran eksikliği ve yapıcı etkinliklerin eksikliği, temel ihtiyaçlara erişim olmaması, şiddet ve aileden “dış dünyadan” izole olma gibi birçok faktör bulunmaktadır. Birçok devlet koruma sisteminde, kurumlaşma ile ilgili fazlaca problem bulunmaktadır.

 

Bu sorunlar ailelerin topluma yeniden kazandırılması için hiçbir girişimde bulunulmaması, yerleştirme uygunluğunun düzenli gözden geçirilmemesi ve devlet korumasından çıkış sonrası yaşam için hazırlık yapılmamasından kaynaklanmaktadır.

 

Bu sebepten çoğu ülke, çocuklara yönelik devlet koruması altında kurumlaşmış bakım hizmetlerini çoktan aşamalı olarak kaldırmış durumda veya bu yönde ilerlemektedir. Ancak halen çeşitli nedenlerden ötürü kurumlaşmış şekilde işleyen koruma sistemlerinin olduğu ülkeler bulunmaktadır ve bu sistemler tamamen “kurumlardan” oluşmaktadır.

 

Bu alanda bu kurumları aşamalı olarak kaldırmak ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Bu sorun, bu kurumların özel şirketlerin elinde olduğu yerlerde daha da büyümektedir. Dünya genelinde kurumlaşmanın önüne geçilmesi daha da zor hale geliyor, çünkü ülkeler bunların haklı sebeplerine inanmıyorlar. Bazı nadir durumlarda olumsuzluklar engellenebiliyor ve zararlı bakım koşulları ortadan kaldırılıp daha iyi bir sistem oluşturulabiliyor. Ancak bu özelliklerin hiçbiri, kurumları bakım seçeneği olarak kademeli şekilde devre dışı bırakmanın önünde engel olmamalıdır. 

 

Bu bilgiler doğrultusunda, bu rehberin yazarları her ülkeye devlet korumasını kurumlaşma halinden çıkarmak için kendi stratejik planlarını düzenlemeleri, bakım sistemlerini iyileştirmeleri ve kurumlaşmayı engellemeleri için bir çağrıda bulunmuşlardır. Rehber aynı zamanda, yeniden inşa edilecek herhangi bir stratejik bakım sisteminin bu stratejileri yansıtmasını önermektedir.

 

Burada önemli olan ve vurgu yapılması gereken şey stratejilerin hali hazırda devlet korumasında olan çocuklar için alternatif bakım imkânları bulma süreçleri içerse de, temel amacın kurumlaşmanın kendisini durdurmaya yönelik olduğunun altı çizilmelidir. Başka bir deyişle, ileride bu tarz bakıma ihtiyacı olanlar olduğunda, alternatif bir sistemin var olmasıdır ve kurum temelli bakım evlerine muhtaç kalınmamalıdır. Özellikle, engelli çocukların öncelik olduğu bir sistem göz önünde bulundurulmalıdır. Uygulamada, bu çocuklar genelde en son düşünülen çocuklar olmaktadırlar.

 

Tecrübeler açıkça göstermektedir ki, başarılı bir kurumsuzlaştırma çalışmasında çocukların haklarını gerçek anlamda korumak yüksek seviyede karmaşık ve çok yönlü bir süreçtir. Bu sebepten iyi bir planlama yapılması gerekmektedir. Ek olarak, bütün insanlar ve kurumlar değişikliğe sıcak bakmadıkları için, ilgili tüm kişi ve kurumlaşma politikasının altında yatan nedenler üzerinde anlaşmaları ve bunun sonuçlarını anlamaları önemlidir. 

 

Diğer hususlara ek olarak, yeni sistem içerisinde özellikle kurumlarda çalışan kişilere destek verilmeli ve bu kişilerin işsiz kalmasının önüne geçilip, gerekli ve başarılı olacakları yeni görevler verilmesine özel önem gösterilmelidir. 

 

Bu yazı Cansu Doğan  tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmıştır.

Bu yazı “Implemeting the ‘Guidelines for the Alternative Care of Children’” raporundan Türkçeye çevrilmiştir.

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız.

Hayat Sende’nin pozitif toplumsal dönüşüm çalışmalarına destek vermek için tıklayınız.

Afgan Mülteci Çocuklar Nasıl Evlat Edinilir?

Afgan Mülteci Çocuklar Nasıl Evlat Edinilir, Hayat Sende

Christopher Boian, “Dünyadaki mültecilerin yarısından fazlası çocuk ve çoğu zaman bu çocuklar yapayalnızlar” ifadelerini kullandı.

Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesi, büyük kısmını çocukların oluşturduğu binlerce mülteciyi evsiz bıraktı. 

Today Parents’a konuşan Washington Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği kıdemli iletişim yetkilisi Christopher Boian, “Hiç kimse mülteci olmayı seçmez. Mülteciler, savaştan, şiddetten veya zulümden kaçmak için hayatlarını kurtarmak zorunda kalan hepimiz gibi insanlardır.” dedi.

BM’ye göre dünya çapında 20,7 milyon mülteci bulunmaktadır.

Boian, “Dünyadaki mültecilerin yarısından fazlası çocuktur ve çoğu zaman yalnızdırlar, hiçbir kusuru olmaksızın ebeveynlerinden veya onlara bakmakla yükümlü olan diğer yetişkin aile üyelerinden ayrıdırlar” sözlerini sarf etti.

Mülteci çocukları evlat edinmenin kolay bir yolu yok. Birleşmiş Milletler’e göre, Afganistan’da bu yılın başından bu yana yaklaşık 400 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bahsedilen bu insanlar 2020’nin sonundan bu yana ülke genelinde yerinden edilmiş 2,9 milyon Afgan’a katıldılar.

Boian “Hepimiz, ihtiyaç anında bu tür insanlara yardım etmek için temel bir insani yükümlülüğümüz olduğunu derinlerde biliyoruz, tıpkı kendimizi benzer bir durumda bulmamız halinde yardım görmeyi umduğumuz ve beklediğimiz gibi.” ifadelerini kullandı.

Amerika Birleşik Devletleri’nin ortak imzalayan olarak dahil olduğu Lahey Evlat Edinme Sözleşmesi, uluslararası evlat edinmenin kabul edilebilmesi ve bir çocuğun menşe ülkelerine yerleştirilmesi için her türlü girişimin yapılmasını gerektiren bir sözleşmedir. 

Kısacası, çocuğun ülke içinde evlat edinme listesine alınmış olması gerekir ve girişimlere rağmen hiçbir yurt içi yerleştirme yapılmamış olmalıdır. Mülteci çocuklar genellikle menşe ülkelerinin dışına sürüldüklerinden, evlat edinmeleri yeni ülkelerinin evlat edinme yasalarına göre işleme konacaktır.

Taliban devralmadan önce, Afganistan’daki ABD Büyükelçiliği, ebeveyn(ler)in ABD yasalarına göre evlat edinmeye uygun olmasını şart koşuyordu. Afganistan’dan Amerikan çocuk evlat edinmek nadir rastlanan bir durumdur; şimdi Taliban ülkeyi ele geçirdiği için, önceki evlat edinme anlaşmalarının onaylanması pek olası görünmüyor ve evlat edinme sürecindeki ebeveynler, çocuklarını Afganistan’dan güvenli bir şekilde çıkarmaya çalışmak için çabalıyorlar.

Afgan mültecilere nasıl yardım edilir?

Washington DC’de Ulusal Başkent Bölgesi Lutheran Sosyal Hizmetleri, yeni evlerine yerleştirilen Afganlara yardım etmek için gönüllülere çağrıda bulundu. Dernek, son iki hafta içinde 68 aileye ve 294 kişiye yardım ettiğini ve 150 yeni isim daha beklediğini belirtti.

Ulusal Başkent Bölgesi Lutheran Sosyal Hizmetleri İcra Kurulu Başkanı Kristyn Peck, TODAY Parents’e verdiği demeçte, “Washington, DC veya Kuzey VA’daki refakatsiz mülteci küçükler için koruyucu ebeveyn olarak lisans almak isteyen kişiler ilgi formumuzu doldurmaya davetlidir.” ifadelerini kullandı.

California’da, Yahudi Ailesi ve Toplum Hizmetleri, East Bay acil bir Afgan tahliyesi çalışması başlattı. Dernek, yeni hayatlarına başlamak için şimdiden 40 kişiyi ağırladığını ve şu anda 23 kişinin daha gelmesini beklediğini bildirdi. Halen Afganistan’da bulunan 33 kişinin davasını da kabul etti.

Lutheran Göçmenlik ve Mülteci Servisi, Dallas/Fort Worth bölgesinde ve daha geniş çapta olan Seattle bölgesinde gönüllülere ihtiyaç duyan, ülke genelinde yeni gelen Afgan aileleri destekleyen, kar amacı gütmeyen ulusal bir mülteci yerleştirme kuruluşudur. Gönüllüler çevrimiçi olarak ek konumlar için kaydolabilir. Dernek, 24 Ağustos’ta, nasıl yardım edileceği hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen kişiler için bir web seminerine de ev sahipliği yapıyor.

Bu yazı Eda Öztürk tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmıştır.

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız.

Hayat Sende’nin pozitif toplumsal dönüşüm çalışmalarına destek vermek için tıklayınız.

 

Facebook Twitter Pinterest LinkedIn

 

Farklı Ülkelerde Kurumların Kapatılmasına Örnek Uygulamalar

Farklı Ülkelerdeki Kurumların Kapatılmasına Örnek Uygulamalar

Bakım Sistemini Kurumsuzlaştırma Stratejileri 

Moldova

Moldova, 2007-2011 Stratejisi ve Eylem Planı’nın bir parçası olarak kurumsuzlaştırma reformlarını başlattı. Reformun başlangıcından bu yana, yatılı kurumlardaki çocuk sayısı 2006 sonunda 11.442’den 2011 sonunda 5.723’e düşerek, kurumlardaki çocuk sayısı %50 oranında azalmıştır. Bu, ailelerin çocuklarına evde bakmaya devam etmelerine yardımcı olmak için daha başarılı önleyici çalışmalar ve 900’den fazla çocuğun (%86) biyolojik veya geniş aileden oluşan ailelerine yeniden entegre edilmesiyle başarılmıştır. Aileleriyle birlikte yaşamaya devam edemeyen çocuklar için aile temelli alternatifler, çocukların alternatif yerleşimi için en olası seçenek olarak yatılı bakımı geride bırakmaktadır.

Hükümet, başarıları için çok önemli olan bu reformları sahiplenmiştir. Bu strateji kapsamında, reformların uygulanmasında Hükümete koordineli destek sağlamak için çok çeşitli STK’larla ortaklıklar kurulmuştur. Bu değişikliklerin gerçekleştirilmesine yardımcı olmak amacıyla, toplum içindeki ulusal bir sosyal hizmet uzmanı ağı, ülke çapında bir koruma komisyonları sistemi, koruyucu ailedeki çocuk sayısının iki katına çıktığı aile tipi alternatiflerin geliştirilmesi dahil olmak üzere, aile destek hizmetlerinin geliştirilmesi ve yatılı kurumların kapatılması/dönüşümü gibi bir dizi önemli sürdürülebilir değişiklik yapılmıştır. 

Gürcistan

Gürcistan Hükümeti son yıllarda büyük bir çocuk koruma reform sürecine öncülük ederek, genel çocuk koruma sistemini güçlendirmek için kurumsal bakım hizmetlerinin kullanımına son vermiştir. Kurumlar kapandıkça, fonlar şu amaçlara yönlendirilmiştir: eyaletteki yasal sosyal hizmet uzmanlarının sayısını artırmak; koruyucu aile ödeneğini artırmak, bebekler için acil kısa süreli koruyucu bakım hizmeti sunmak ve gündüz bakımı gibi önleyici hizmetleri güçlendirmek. Şimdiye kadar sadece Devlet tarafından yürütülen kurumlar için geçerli olan yeni bir koruma politikası, çocukların bakım sistemine yalnızca geçerli nedenlerle gelmelerini sağlamak için ülke çapında uygulanıyor. 

Aynı zamanda, eğitimli devlet sosyal hizmet uzmanlarının sayısı 1999’da sadece 18’den 2009’da 160’ın üzerine ve 2012’de 250’nin üzerine çıkarak istikrarlı bir şekilde artmıştır. Diğer bir zorluk da sosyal hizmetlerin sunulmasının şu anda aile çapında bir yaklaşım öngörmek yerine yalnızca zor durumdaki çocukları hedef alması ve böylece alternatif bakıma başvurma ihtiyacından kaçınmak için ebeveynlere önleyici bir şekilde müdahale etme olasılığını sınırlamasıdır.

Reformun sonuçları yine de önemli. 2008-2012 yılları arasında devlet tarafından yürütülen tüm kurumsal bakım türlerinde yaşayan çocukların sayısı yaklaşık 2.500’den 250’nin altına düşmüştür. Kurumlardaki tüm çocukların yaklaşık %33’ü ailelerine kavuşmuştur. 2010 yılında hükümet, ailelerin çocuklarını geri almalarını, çocuk için sağlık sigortasını, ücretsiz okul ders kitaplarını ve gündüz bakımını sağlamak için çocuk başına ayda 50 dolarlık iki yıllık bir paket sunarak yeniden birleşmeyi destekleme çabalarını iki katına çıkarmıştır. Koruyucu aile bakımı da genişlemiş ve güçlenmiştir. Aileleri ile yeniden bir araya gelemeyen çocuklar için iki yıl gibi kısa bir sürede 15 olan küçük grup evlerinin sayısı 45’e çıkarılarak yaklaşık 400 çocuğa ev sahipliği yapılmıştır. 

Malavi 

Malavi Hükümeti, alternatif bakıma ihtiyacı olan çocuklar için kurumlara olan bağımlılığı azaltmaya çalışıyor. Bu nedenle hükümet şu anda ülkedeki yetiştirme yurtlarının sayısını azaltmaktadır. Buna ek olarak, hükümet Malavi’deki çocukların bakımı ve korunması için genel yasal politika çerçevesi sağlayan Malavi Çocuk Bakımı, Koruma ve Adalet Yasası 2010’da uygulamaya koymuştur. Yeni yasa, çocuğun korunmasına daha bütüncül bir şekilde yaklaşmaktadır: çocuğun bakım ve koruma konusu olarak sağlanması; evlat edinme prosedürlerinin güçlendirilmesi ve koruyucu ailenin yasal olarak tanınması.

Yasa, çocukların korunmasına yönelik aile ve toplum temelli bakım modelini de güçlendirmektedir. Yasanın etkisi, çocuk bakım sisteminin kurumsallaşmasını engellemeye yönelik çabaları desteklemiştir. Koruyucu ailelerin, toplum temelli çocuk bakım merkezlerinin ve destek grupları gibi diğer toplum temelli yapıların sayısındaki artışla birlikte, kurum bakımında yaşayan çocukların sayısında bir azalma olmuştur. Yeni yasa, aynı zamanda, Yetimler ve Diğer Korunmasız Çocuklar için Ulusal Eylem Planının ve ilgili politikasının, Ulusal Erken Çocukluk Gelişimi Politikasının ve uygulama çerçevesinin sonuçlarının bir sonucudur. Bunlar, ebeveyn bakımı olmayan veya ebeveyn bakımını kaybetme riski altındaki çocuklar için aile ve toplum temelli bakıma dikkat çekmek için bir çerçeve sağlamaktadır.

 

Bu yazı Neslihan Koyuncu tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmıştır.

Bu yazı “Implemeting the ‘Guidelines for the Alternative Care of Children’” raporundan Türkçeye çevrilmiştir.

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız.

Hayat Sende’nin pozitif toplumsal dönüşüm çalışmalarına destek vermek için tıklayınız.

 

Koruma Sisteminden Ülkenin En Büyük Yükseköğrenim Sisteminin Başına

Kaliforniya’nın yeni üniversite (burada bölge üniversitelerinden bahsedilmektedir) rektör vekili Daisy Gonzales kimdir?

“İnanılmaz bir hikaye” olarak tanımladığı yolculuğu, sistemde koruma altında bulunan 2 milyon öğrencinin birçoğunda yankı uyandırabilir. Röportajında Gonzales “4 yaşında koruyucu bakımda olduğumu fark ettim” diyor. Çocukken, Gonzales grup evlerinden çocuk bakım tesislerine ve hatta akrabaları da dahil olmak üzere çeşitli yerlerde büyüyor.

Doktora yaparken ve son dört yıldır sistemin Rektör Yardımcısı olarak görev yaparken, Gonzales koruyucu bakımdan gelme kimliğini gururla “şeref nişanı” olarak taşımış.

Gonzales, koruyucu bakımda olma deneyimini insanların sakladığı bir şey olduğunu bildiğini söylüyor. “Bunun hala bir damga olduğunu biliyorum… ama bu inanılmaz bir hikaye” diyor. “Koruyucu bakımdan gelseniz dahi bir ömür boyu en büyük kamu yükseköğrenim sistemine öncülük edebilirsiniz.” Tam da bu şekilde, kendini Latin olarak tanımlayan 36 yaşındaki Gonzales, geçen hafta rektör vekili görevine gelen ve ülkedeki en çeşitli ve en büyük yükseköğrenim kurumuna liderlik eden ilk beyaz olmayan kadın olmuştur. Aynı zamanda Gonzales, Diane Woodruff’un rektör vekili olarak atanmasından bu yana bu göreve getirilen ikinci kadındır.

Eğitim ve işgücü politikası araştırma grubu California Competes’in yönetici direktörü Su Jin Gatlin Jez, “Eğitim alanında beyaz olmayan kadınlar ve eğitim alanındaki tüm kadınlar için önemli bir rol modeli olduğu için bu role geçtiğini görmekten heyecan duyuyorum.” diyor. COVID-19 krizine ve tüm belirsizliklere sahip olduklarını, bu nedenle üniversitelerde istikrarlı liderliğin yanı sıra ileriye dönük, öğrenci merkezli, eşitlikçi bir liderin de olmasının önemini belirtiyor.

Aile

Biyolojik ailesinde üniversiteye devam eden ilk kadınlardan biri ve koruyucu aileden gelen gençlerden biri olarak Gonzales, diğer gençler için bir örnek olduğunu bildiğini söylüyor. Gonzales koruyucu bakım sistemine iki yaşında bir çocuk olarak girdiğini ve ne yazık ki, uzun bir aile içi şiddet ve istismar geçmişine sahip olduğunu vurguluyor. Gonzales ailesiyle üç kez yeniden bir araya geliyor, ancak 15 yaşındayken, artık herhangi bir aile üyesiyle yeniden bir araya gelmek istemediğine karar veriyor.

“Yolculuk kolay değildi. 17 yaşındayken özgürleştim çünkü bir sosyal hizmet uzmanı bana daha fazla maddi yardıma hak kazanacağımı söyledi, ancak bu doğru değildi,” diyor ve bunun yerine tüm yardımlarının sona erdiğini ve bağımsız bir yetişkin olarak kabul edildiğini de sözlerine ekledi. “Gidecek başka yerim yoktu.”

Neyse ki, lise kimya öğretmeni Patricia Barker onu yanına alıyr ve Gonzales’in ailesi oluyor. İkisi hala bağlantıda ve Gonzales, Barker’ın düğününde baş nedimeydi. O zamanlar öğretmenlik kariyerinin başında olan Barker, öğretmeni iken Gonzales’in geçmişinin tam olarak farkında olmadığını, sadece inanılmaz bir lider olan ve insanları bir amaç için bir araya getirmek isteyen bir öğrenci olarak gördüğünü söylüyor.

Bu esnada Gonzales, okuldaki akademik projelere öncülük ederek diğer öğrencileri birlikte çalışacak şekilde organize ediyor. Onun bu dürtüsü, Barker’la ömür boyu sürecek bir dostluğa yol açan itici güç olarak yorumlanıyor. Barker bu durumu, “Belki de onu bana çeken bu. Bu karşılıklı bir faydaydı,” dedi. “Bu kıza yardım etmem gerekmiyordu. Ona yardımcı olmam için bana ihtiyacı olan hiçbir şey yoktu. Bundan çok daha fazlasıydı, çünkü yapılması gereken doğru şey buydu ve birbirimize saygı duyuyorduk,” şeklinde açıkladı.

Akademi

18 yaşına geldiğinde Gonzales, Oakland’daki Mills College’a kaydoluyor ve akademik kariyerine üniversite öğrencilerine yönelik bir programda başlıyor. California Chafee Grant hibesi gibi burslar alıyor ve üniversiteyi bitirmek için üç farklı işte çalışıyor. Başarıları onu eyaletteki 116 adet üniversiteye liderlik etmeye iterken, Eloy Ortiz Oakley Biden yönetiminde yükseköğrenim danışmanı olmak için de dört aylık bir izin alıyor. Gonzales ve Gatlin Jez, geçtiğimiz günlerde Kaliforniya’nın yetişkin öğrencilerini incelemek için bir girişim üzerinde birlikte çalıştılar. Gatlin Jez “Gonzales’in bu nüfus için daha adil sonuçlar elde etme tutkusundan çok etkilendim” diyor.

Rektör vekili olarak Gonzales bu görevi çalkantılı bir zamanda devraldı. Koronavirüs pandemisinin ortasında, üniversitelere kayıt keskin bir şekilde düşüyor ve çok az sayıda öğrenci üniversitelere gidiyor. Bu durum endişe kaynağı olmaya halen devam etmektedir.

Aynı zamanda birçok üniversite öğrencilerin ve personelin kampüslere erişmesi için aşı yapıp yapmamayı düşünmekte. Gonzales’ın başkanlık yaptığı ilk eylemlerden biri, bölge liderlerini COVID-19 aşısı talep etmeye çağırmaktı. Çünkü ofisi üniversiteler üzerinde sınırlı yetkiye sahipti ve devlet yasası üniversite bölgelerine bulaşan hastalıkların yönetimini bölgelere bıraktığı için aşı talep etme yasal yetkisine sahip değildi.

Bu zorluklara rağmen, Gonzales iyimser olduğunu söylüyor. “Bu iyimserlik, yaşadığınız deneyimlerle birlikte geliyor,” diyor. “Koruyucu bakımdan gelip İngilizce öğrenen biri olmaya ve iyi bir kurumda bir üniversite öğrencisi olmaya kadar, başarılı olmama yardımcı olmak için inşa edilmemiş birçok farklı sistemden kurtuldum. Bu benim ilk rolüm değil.” şekilde konuşmasına devam ediyor.

Gonzales yeni rolünü, ekibin geri kalanını güçlendirmek ve eyalet çapındaki eğitim merkezleri ve üniversite sistemine, sistemin başarılı olmasına ve eyalet düzeyinde öğrenciler için özür dilemeden savunuculuk yapmasına yardımcı olacak ortaklıklar kurulmasına öncülük etmek olarak görüyor. Bu eğitim merkezlerinin ve üniversitelerin en çalışkan fakülte ve personel, en çalışkan sistem ofisi ve en esnek öğrencilerden bazılarına sahip olduğunu bildiği için de iyimser olduğunu söylüyor.

 

Günümüz

Gonzales, şu an fakülte çeşitliliğini geliştirmek, siyah ve Latin öğrenciler arasındaki transfer oranları gibi öğrenci başarı ölçütlerini değiştirmek ve daha ırkçılık karşıtı bir sistem oluşturmak için üniversitelerin çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık çalışmalarına öncülük etmektedir.

Oakley, 2018 yılında Gonzales’ı Meclis Onayları Komitesi baş danışmanlığını yaptığı Devlet Meclisinden, genel başkan yardımcısı olarak görev yapmak üzere bölge üniversitesi sistemine aldı. Odak noktası, üniversitelerde politikayı belirlemesi, yönlendirmesi ve sistemin öğrenci sonuçlarını iyileştirme planını uygulamasıydı. Ayrıca Mills’den kamu politikası lisans diploması ve Kaliforniya Üniversitesi Santa Barbara’dan sosyoloji ve doktora diploması aldı.  Gonzales; siyasi strateji, uzmanlık, eğitim ve ekonomik kalkınma analizi sağlamakla sorumlu olduğu görevinin yanı sıra K-12 öğretmeni olarak çalıştı. 

Bu ayın ilerleyen haftalarında Gonzales, sistemin öğrencilere ve onların ihtiyaçlarına daha iyi hizmet vermek için nasıl değişebileceğini öğrenmek üzere eyalet genelinde öğrenci merkezli bir dinleme turuna çıkacak. Ofisin öğrenci başarısını artıracak unsurlara odaklandığını, öğrencilerin iyi maaşlı işlere sahip olmalarını ve öğrencilerin başarılarında ırksal eşitlik boşluklarını azaltmalarını sağladığını söylüyor.

Gonzales, insanların önceliklerinin Oakley’inkinden farklı olup olmayacağını merak ettiklerini bildiğini söyledi, ancak “temel değerlerimiz değişmiyor. Temel değer her zaman öğrencilerimizdi. Böylece öğrencilerimiz adına çalışmalar devam edecek,” diyor. Liderliği altında Gonzales, “günlük önceliklerimiz değişmeyecek,” şeklinde de mesaj vermiştir.

 

Bu yazı Rüyam Damla Öğmen tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmıştır.

Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız.

Hayat Sende’nin pozitif toplumsal dönüşüm çalışmalarına destek vermek için tıklayınız.