Devlet koruması altındaki çocuklarda, genel nüfusa oranla ruh hastalıkları önemli ölçüde daha yaygın olarak görülmektedir. Koruma altındaki çocuklarda sıklıkla görülen ruh hastalıkları arasında; depresyon, davranış bozukluğu, muhalif meydan okuma bozukluğu (ODD), dikkat eksikliği / hiperaktivite bozukluğu (DEHB), travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), mani, anksiyete bozuklukları ve reaktif bağlanma bozukluğu (RAD) yer almaktadır. Bunların yanı sıra koruma altındaki çocukların önemli bir kısmı yaşadığı travmalara bağlı olarak çeşitli, farklı semptomlar sergileyebilmektedirler. Koruyucu aile yanında kalan ve ruhsal bozukluklar yaşayan çocuklar sıklıkla yer değişikliği yaşaması, daha uzun süre koruma altında kalma ve koruyucu ailelerin yanında daha kısa sürelerle kalma durumları dahil olmak üzere kendisini olumsuz etkileyebilecek pek çok sonuç ile karşı karşıya kalabilmektedir.
TÜRKİYE
Türkiye’de kurum bakımındaki çocukların psikiyatrik ilaçlarla sakinleştirildikleri Hayat Sende Derneğinin alandaki gözlemlerine dayalı olarak bilinse de ne yazık ki konuya ilişkin yapılan araştırmalar oldukça yetersizken, herhangi bir veriye de ulaşılamamıştır. Yalnızca iki haberde psikiyatrik ilaçlarla ilgili bilgilere rastlanmıştır. Konuyla ilgili yok denecek kadar az sayıda araştırma bulunması ve hiç veri olmaması da önemli ve düşündürücü bir bulgu niteliğindedir. Kurum bakımındaki çocuklarda psikiyatrik ilaç kullanımı özellikle engelli çocukları sakinleştirmek için daha çok tercih edilmektedir. 2019 yılında yapılan bir haberde, Tokat ilinde 4-12 yaş arası çocukların kaldığı sevgi evlerinde 26 çocuğun, evlerdeki görevliler tarafından çeşitli fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldıkları, çocukların ağır psikiyatrik ilaçlar içmek zorunda bırakıldıkları ortaya çıkarılmıştır. Hastane raporlarında çocuklardan birine günde 4 doz yetişkin şizofreni ataklarında kullanılan ilaç verildiği de belirlenmiştir. 2016 yılında yurttan ayrılan bir gençle yurtta kalan gençlerin yaşadıkları sorunlar üzerine yapılan bir röportajda ise kendi yurt deneyimlerini paylaşan genç, en hafif gerekçeyle bile antidepresan verildiğini hatta antidepresan tepsisiyle gezen bir görevli bile olduğunu ifade etmiştir. Tüm bu süreçler sonucunda intihar vakalarının sürekliliğine vurgu yapmak amacıyla ayrıca Hayat Sende Derneği bir ay içinde 4 çocuğun intihar girişimi sonucunda “Yurt intiharları son bulsun” sloganıyla koruma deneyimi olan gençler için gerekli psiko-sosyal hizmetlerin sağlanmasını,intiharların nedenlerinin ve çözüm önerilerinin Meclis Araştırma Komisyonu tarafından araştırılması için girişimlerde bulunmuştur.
Türkiye’de konuya ilişkin bulgulara ne yazık ki yalnızca birkaç haberde rastlansa da Amerika ve İngiltere’de kurum bakımındaki çocuklarda psikiyatrik ilaç kullanımı ile ilgili mevcut araştırmalar ve veriler bulunmaktadır.
AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ (ABD)
Amerika’da, koruma altına giren çocukların %80’i ciddi ruh sağlığı alanında bakım/destek ihtiyacı duymaktadır. Bu çocuklar için psikotropik ilaçlar etkili bir tedavi yöntemi olabileceği gibi bu ilaçların ciddi yan etkileri de görülebilmektedir.
ABD Sağlık Bakanlığı ve İnsan Hizmetleri Genel Müfettişliği tarafından, 2018 yılında yayınlanan bir raporda, beş eyaletteki her 3 koruma altındaki çocuğun yaklaşık 1’inin, resmi tıbbi bakım standartlarına uygun tedavi planları veya takibi olmaksızın psikiyatrik ilaç reçetesi verildiği ifade edilmiştir.
Koruma altındaki çocukların psikiyatrik ilaç kullanıyor olma olasılığı, genel nüfustaki diğer çocuklardan çok daha fazla olduğu bilinmektedir. Çocukların ihtiyaç duymadıkları ve ruhsal durumlarını değiştiren ilaçları almaları sorunun yalnızca bir kısmını oluşturmaktadır. Yersiz ilaç kullanımının yanı sıra araştırmacılar, okula uyum sağlamada veya sosyal ortamlarda adapte olabilmelerine yardımcı olmak için ilaç kullanımına ihtiyaç duyan çocukların bazen gerekli ilaç tedavisini görmediklerini belirtmişlerdir. Bahsedilen ilaçlar; dikkat eksikliği, anksiyete, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), depresyon, bipolar bozukluk ve şizofreni ilaçlarını ifade etmektedir. 2018 yılında yapılan bir araştırmaya göre, ABD’nin genelinde yaklaşık 120.000 koruma altındaki çocuğun bu tür ilaçlardan en az birini aldığı düşünülmektedir.
Araştırmacıların incelediği bir vakada 6 yaşındaki koruma altındaki bir çocuğa; DEHB, öğrenme ve konuşma bozukluğu, öfke/meydan okuma patlamaları ve saç çekme bozukluğu tanıları konulduğu ve dört farklı psikiyatrik ilaç kullandığı fark edilmiştir. Çalışmanın devamında vakaya ilişkin yapılan ilaç incelemesinin sonunda çocuğun kullanması gereken dört ilaçtan ikisinin kesildiği ve birinin dozajının azaltıldığı daha sonra ise iki farklı ilaç reçetesi verildiği tespit edilmiştir.
İNGİLTERE
2017 yılında Cinahl Information Systems tarafından yayınlanan bir rapora göre, ruh sağlığı sorunları, koruyucu bakım altındaki çocukların ve ergenlerin %80’ini etkilemektedir. Koruyucu bakım altındaki tüm çocukların %25’inden fazlası, 13 yaş ve üzerindekilerin ise %50’den fazlasının travmaya bağlı semptomlar yaşadıkları tespit edilmiştir. Tedavi için, misyonu travma geçirmiş çocuklar ve aileleri için hizmetlere erişimi iyileştirmek olan “National Child Traumatic Stress Network (NCTSN)” kuruluşuna sevk edilen koruyucu bakım altındaki gençlerle ilgili yapılan büyük çaplı bir çalışmada %11,7’si çalışmaya dahil edilen beş travma türünü (fiziksel istismar, cinsel istismar, duygusal istismar, ihmal ve yakın partner şiddeti) ve %70,4’ü bu travmalardan en az ikisini yaşadığını bildirmiştir.
Koruma altındaki gençlerin, yukarıda bahsedilen travmalar sonucunda meydana gelen semptomlar için ilaç tedavisi özellikle anti-depresanlar sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Burada kritik nokta, çocukların ihtiyacına yönelik en doğru ve gerekli tedavi yönteminin uygulanması ve ilaç kullanımları konusunda özenli ve dikkatli davranılmasının gerekliliğidir. Bir yanda gereksiz ilaç tedavisinin diğer yandan ise gerekli olmasına karşın ihmal edilen ilaç tedavisinin ayrı ayrı ciddi sonuçları olabileceği, gençler ve çocuklar için önemli riskler oluşturabileceği unutulmamalıdır.
DANİMARKA
Danimarka’da ruhsal rahatsızlığı olan koruma altındaki çocuk ve gençler Çocuk ve Genç Psikiyatri Merkezi’ nde ayakta tedavi yöntemi ile tedavi görmektedir. Bu mümkün olmadığı taktirde çocuğun/gencin kaldığı kurumda tedavisi gerçekleşmektedir.
Koruma altındaki çocukların ve gençlerin tedavisinin mümkün olduğunca optimal olmasını sağlamak için, kurumdaki personel ile çocuğun / gencin tedavisini yürüten Çocuk ve Genç Psikiyatri Merkezi arasında yakın işbirliği içinde olmalıdır.
Eğer çocuk, acil hastaneye kaldırılması gerekiyorsa çocuğa / gence kurumdan bir çalışan, bir ebeveyn veya sosyal ağından başka bir kişinin eşlik etmesi sağlanmalıdır.Çocuk/genç hastanede yatarak tedavi görürse ve bu kapsamda ilaçta değişiklik olması durumunda, Birleşik Tıp Kartı – FMK’ nın güncellenmesi önem taşımaktadır. Taburcu sırasında, Çocuk ve Genç Psikiyatri Merkezi, hangi ilaç değişikliklerinin yapıldığı da dahil olmak üzere, hastanede yatış sırasında neler olduğu konusunda kuruma bilgi vermelidir. Merkez ayrıca çalışanlara ilaçla ilgili olarak nelere özel dikkat göstermeleri gerektiğini ve kurumun Çocuk ve Ergen Psikiyatri Merkezi ile tekrar iletişime geçme zorunluluğuna neden olabilecek hususlar konusunda bilgilendirmelidir.
Stajyer Sosyal Hizmet Uzmanı Sıla Safiye Karacan
Stajyer Sosyal Hizmet Uzmanı Zeynep Öksüz
Sosyal Hizmet Uzmanı Aybuse Ergü
KAYNAKÇA
Koç, U. (2019, Mart 15). Sevgi Evlerinde 26 Çocuğa İşkence. BirGün Gazetesi: https://www.birgun.net/haber/sevgi-evleri-nde-26-cocuga-iskence-255978
Öğünç, P. (2016, Ekim 15). Devletin Üvey Çocukları. Cumhuriyet Gazetesi: https://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/615981/Devletin__uvey__cocuklari.html
https://www.psykiatri-regionh.dk/undersoegelse-og-behandling/Tvaersektorielt-samarbejde/Samarbejdsaftaler/boern-og-unge/S%C3%A6rlige-m%C3%A5lgrupper/Sider/Anbragte-b%C3%B8rn-og-unge.aspx
https://oig.hhs.gov/oei/reports/oei-07-15-00380.pdf