’Foster’’ belgeselinde Koruyucu Aile Sistemi’ ndeki birçok bireyler rol aldı, fakat filmin esin kaynağı tek bir çocukla başladı.
Yaklaşık 25 yıl önce yapımcı Deborah Oppenheimer devlet okulunda gönüllü çalışırken, Patrick adında 6 yaşında bir çocukla karşılaştı.
O gün ‘’hıçkıra hıçkıra ağlayarak’’ eve dönen Oppenheimer o günü şöyle hatırlıyor:
‘’Başından geçenleri sordum ve ailesinden uzaklaştırılmış olduğunu farkettim, Hollywood da bir çocuk yuvasında yaşıyordu’’ ‘’ Daha önce hiç Koruyucu Aile Sistemi’ ndeki evlat edinilen bir gençle karşılaşmamıştım ve onunla çalışmaya devam etmeye karar verdim.’’
Deneyimim, bu yıl Sundance’ den HBO tarafından satın alınan ve Salı günü prömiyere ayarlanan filmin temelini oluşturdu. Oppenheimer ve yönetmen Mark Jonathan Harris’in yıllar önce böyle bir proje yapmaya niyetleri vardı fakat programları 2014’e kadar kesişmedi. En iyi Akademi Ödüllü “Into the Armys of Strangers: Stories of the Kindertransport” (2000) adlı belgeseliyle tanınan film yapımcıları uzun süredir çocukların karşılaştığı sorunları araştırmakla ilgilendiler. Harry , Koruyucu Aile Sistemi bu problemlerin bir çoğunu örnekledi diyor ve bununla ilgili kusurları gün yüzüne çıkarmak istiyorlardı.
Harry ‘’ Sistemde herkesin basmakalıp negatif düşünceleri var. Sosyal hizmet çalışanları çocuk hırsızı olarak; Çocukla, düzeltilemeyecek derecede yaralanmış, kenara atılmış olarak, ; Ebeveynler ise çocuklarına istismar ve ihmal eden insanlar olarak görünüyor.’’ diyor.
Yaklaşık bir buçuk yıl boyunca Harris ve Oppenheimer, ülkedeki en büyük çocuk yuvası olan Los Angeles County Çocuk ve Aile Hizmetleri Bölümünde evlat edinilen çocukları, ebeveynleri, sosyal hizmet uzmanlarını, avukatları ve hakimleri izledi. Çocuklar yaşamlarında farklı düzenlere sahipler; bir kaçı evlat edinildi, bazısı bir bakım evinden diğer bakım evine geçiyor ve Mary isimli bir kız, üniversite de kalmak için mücadele vermekte.
Katılımcı Medya’ da belgesel film,televizyon başkanı ve filmin yapımcısı Diane Weyermann, Oppenheimer ve Harris’in çoğu insanın iç işleyişini hiç görmediği bir sisteme “daha önce eşi görülmemiş sahne erişimi” yaptığını söylüyor.
DCFS’ nin iç çalışmalarının olağanüstü bir resmini sunmayı başardılar.’’ Diyor Weyermann ve ekliyor;‘’Bildiğim kadarıyla, sistemi bu kadar derinden inceleyen ve sadece çocukları değil aynı zamanda sosyal çalışma görevlilerini, çocuk mahkemesi davalarını ve danışmanları takip eden tek takım onlar. Tam anlamıyla tüm takımı kapsıyor.’’
Harry, filmin, Koruyucu Aile Sistemi’nin muazzam bir şekilde çocukların iç dünyasını etkilediğini ve etraflarındaki yetişkinlerin neden olduğu travmadan kurtulabileceklerini söylüyor.
Harry’nin açıklamalarına göre; ‘’Çocuklar genelde bunun nasıl başlarına geldiğini anlamaya çalışıyorlar. Kendilerini suçluyorlar. Bunu özellikle Mary’nin yaşadıklarından görebilirsiniz. Marry yaşadıkları sanki onun hatasıymış gibi ‘’ Her zaman sorunumun ne olduğunu merak ettim, neden bir koruyucu aileden başka bir aileye geçtim? Neden kimse beni yanına almadı? Diye söylüyordu.’’
Film aynı zamanda, Koruyucu Aile Sistemi’nin içindeki ve çevresindeki sorunları, yoksulluk, uyuşturucu bağımlılığı, değinilmemiş zihinsel sağlık sorunları ve ırkçılık gibi toplumun ele almadığı daha büyük sorunların bir göstergesi olduğuna dikkat çekiyor. Filmde belirtildiği gibi, Afrikalı Amerikalılar Los Angeles nüfusunun% 10’unu oluşturuyor, ancak Koruyucu Aile Sisteminin% 25’ini oluşturuyor.
Oppenheimer ‘’filmin zamanlamasının daha fazla yerinde olamayacağını söyledi ve devletlerin bir çocuğun,sosyal yardım sistemine girme riski altındaki ailelere yardım edilmesi gerektiğini içeren bir yasa olan Koruyucu ve Önleyici Hizmetler yasası geçen yıl yürürlüğe girdi’’ dedi ve ‘’ Filmin, Koruyucu Aile Sistemi’nin 21 yaşı da kapsaması için yasalarla ilgili daha fazla konuşulacağını umuyor. Birçok evlat edinilen çocuk 18 yaşına girer girmez başlarının çaresine bakmaları gerekir ve her yıl yaş yasası yenilenmediği için, çocukların hapsedilme, evsiz kalma ve diğer bütün olasılıklar katlanarak artar. ‘’ diye ekliyor.
Karşılaştıkları bir çok engellere ragmen dokümanda yer alan çocuklar dikkat çekici bir direnç gösteriyorlar. Geçmişte evlat edinilen bir çocuk olan Jessica, biri ona hayat verene kadar hayal kırıklığının eşiğindeydi. Şimdi yüksek lisans derecesine sahip bir sosyal hizmet uzmanı.
‘’Bu çocuklar muazzam bir potansiyele sahip. İnsanların bu çocukların kim olduklarını ve kim olabileceklerini görmelerini , buna katkıda bulunmak ve ilerlemelerine yardımcı olmak için adımlar atmaları gerektiğini farketmelerini umuyoruz’’ diyor Oppenheimer.
Filmin, Koruyucu Aile farkındalık gününde vizyona girecek olması bir tesadüf değil. Her izleyici bir çocuğu evlat edinme ya da koruyucu aile olma gücüne sahip olmadığı halde, korunmaya ihtiyacı olan çocuklara, bir noel gezisi düzenlemeyle veya akıl hocalığı yaparak iş yeteneklerinde yardım etmede ya da koruyucu-aile-arkadaşça bir topluluk yaratmada onlara yardım edebilirler.
Katılımcı Medya’ daki sosyal etkilerin başkan yardımcısı Whitney Kleinhenz , ‘’ Katılımcı Medya ayrıca, filmin yayınlanmasından önce bir sosyal etki kampanyası başlattı. 10 devletin de içinde bulunduğu bir inceleme dizisi, yerel liderleri şu anda Koruyucu Aile Sistemi ile karşı karşıya kalan en büyük zorlukların bir kısmını ele almak için bir araya getirdi ve Katılımcı Medya, Koruyucu Aile sistemi’nde çalışan 4.000’den fazla uygulayıcı için ailelerin “Yaşam kalitelerinin artması ve amacın sadece hayatta kalmak olmaması” için kaynaklar sağladı.
Jessica gibi Patrick’in de hayatını değiştirmek için bir insana ihtiyacı vardı. Patrick şuan 31 yaşında ve Irak’taki Denizcilerle birlikte görev yapıyor ve şu anda lisans eğitimi alıyor.
‘’Deborah 6 yaşından günümüze kadar uyumlu ve şefkatli bir yetişkindi ve Patrick’in hayatı böylece fark yarattı.’’ Diyor Harris.
Bu yazı, Hayat Sende Derneği için Beyza Bora tarafından aşağıdaki bağlantıdan Türkçe’ye “Gayriresmi resmiden üstündür.” ilkesiyle çevrilmiştir. Yazının orijinal linkline ulaşmak için tıklayınız.
Siz de Hayat Sende’ye bağışta bulunun, koruma altındaki çocuk ve gençlerin hayatlarına umut olun. Bağış yapmak için tıklayın.
