Kurum bakımının devlet korumasına yerleştirilen çocuklar üzerindeki zararlı ve uzun vadeli etkileri artık kanıtlanmıştır.
Bu olumsuzluklar arasında doğrudan bireysel olarak ilişki kurabilecekleri birincil bakım verenin olmaması, uyaran eksikliği ve yapıcı etkinliklerin eksikliği, temel ihtiyaçlara erişim olmaması, şiddet ve aileden “dış dünyadan” izole olma gibi birçok faktör bulunmaktadır. Birçok devlet koruma sisteminde, kurumlaşma ile ilgili fazlaca problem bulunmaktadır.
Bu sorunlar ailelerin topluma yeniden kazandırılması için hiçbir girişimde bulunulmaması, yerleştirme uygunluğunun düzenli gözden geçirilmemesi ve devlet korumasından çıkış sonrası yaşam için hazırlık yapılmamasından kaynaklanmaktadır.
Bu sebepten çoğu ülke, çocuklara yönelik devlet koruması altında kurumlaşmış bakım hizmetlerini çoktan aşamalı olarak kaldırmış durumda veya bu yönde ilerlemektedir. Ancak halen çeşitli nedenlerden ötürü kurumlaşmış şekilde işleyen koruma sistemlerinin olduğu ülkeler bulunmaktadır ve bu sistemler tamamen “kurumlardan” oluşmaktadır.
Bu alanda bu kurumları aşamalı olarak kaldırmak ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Bu sorun, bu kurumların özel şirketlerin elinde olduğu yerlerde daha da büyümektedir. Dünya genelinde kurumlaşmanın önüne geçilmesi daha da zor hale geliyor, çünkü ülkeler bunların haklı sebeplerine inanmıyorlar. Bazı nadir durumlarda olumsuzluklar engellenebiliyor ve zararlı bakım koşulları ortadan kaldırılıp daha iyi bir sistem oluşturulabiliyor. Ancak bu özelliklerin hiçbiri, kurumları bakım seçeneği olarak kademeli şekilde devre dışı bırakmanın önünde engel olmamalıdır.
Bu bilgiler doğrultusunda, bu rehberin yazarları her ülkeye devlet korumasını kurumlaşma halinden çıkarmak için kendi stratejik planlarını düzenlemeleri, bakım sistemlerini iyileştirmeleri ve kurumlaşmayı engellemeleri için bir çağrıda bulunmuşlardır. Rehber aynı zamanda, yeniden inşa edilecek herhangi bir stratejik bakım sisteminin bu stratejileri yansıtmasını önermektedir.
Burada önemli olan ve vurgu yapılması gereken şey stratejilerin hali hazırda devlet korumasında olan çocuklar için alternatif bakım imkânları bulma süreçleri içerse de, temel amacın kurumlaşmanın kendisini durdurmaya yönelik olduğunun altı çizilmelidir. Başka bir deyişle, ileride bu tarz bakıma ihtiyacı olanlar olduğunda, alternatif bir sistemin var olmasıdır ve kurum temelli bakım evlerine muhtaç kalınmamalıdır. Özellikle, engelli çocukların öncelik olduğu bir sistem göz önünde bulundurulmalıdır. Uygulamada, bu çocuklar genelde en son düşünülen çocuklar olmaktadırlar.
Tecrübeler açıkça göstermektedir ki, başarılı bir kurumsuzlaştırma çalışmasında çocukların haklarını gerçek anlamda korumak yüksek seviyede karmaşık ve çok yönlü bir süreçtir. Bu sebepten iyi bir planlama yapılması gerekmektedir. Ek olarak, bütün insanlar ve kurumlar değişikliğe sıcak bakmadıkları için, ilgili tüm kişi ve kurumlaşma politikasının altında yatan nedenler üzerinde anlaşmaları ve bunun sonuçlarını anlamaları önemlidir.
Diğer hususlara ek olarak, yeni sistem içerisinde özellikle kurumlarda çalışan kişilere destek verilmeli ve bu kişilerin işsiz kalmasının önüne geçilip, gerekli ve başarılı olacakları yeni görevler verilmesine özel önem gösterilmelidir.
Bu yazı Cansu Doğan tarafından Hayat Sende Derneği adına Türkçeye kazandırılmıştır.
Bu yazı “Implemeting the ‘Guidelines for the Alternative Care of Children’” raporundan Türkçeye çevrilmiştir.
Yazının orijinal linkine ulaşmak için tıklayınız.
Hayat Sende’nin pozitif toplumsal dönüşüm çalışmalarına destek vermek için tıklayınız.