Hükümet, üniversitelere korumadan ayrılanlar konusunda adım atmasını ve desteklemesini istiyor fakat korumadan ayrılanlara ulaşmak çok zor.
Hawa Koroma 23 yaşında ve 2 çocuk annesi yalnız bir kadın. Bir grup GSCGE ile okuldan ayrıldıktan sonra küçük kız kardeşine bakmakla ve kanserden ölen annesine kederlenerek yıllarını geçirdi. 16 yaşında ilk çocuğuna hamile kaldı ve bakım evinde kalmaya başladı. ‘’Kayboldum’’ diyordu. Fakat diğer korumadan ayrılanlar gibi değildi ve kendi yolunu çizdi: Şimdi üniversitede birinci sınıf öğrencisi ve çocuk psikoloğu olmak için çok heyecanlı.
Koroma şanslı olanlardan. İngiltere’de 72.000 çocuk koruma altında ve karşılaştıkları şartlar ve buldukları şanslar Koroma’nın durumuna göre çok daha kötü. Evsiz kalma, erken yaşta hamilelik ve işsizlik gibi sorunlarla karşılaşma ihtimalleri çok fazla ve koruma altındaki çocukların üniversiteye gitme oranları genel popülasyonun yüzde %50 si ile karşılaştırıldığında %6 gibi bir oranda kalıyor.
Bu durumu ele almak için, hükümet bağımsız yetişkinliğe giden yolu kolaylaştırmayı amaçlayan yeni bir korumadan ayrılma anlaşması imzaladığını duyurdu. Üniversitelerin korumadan ayrılanları desteklemek için zaten çok şey yaptıklarını kabul eden hükümet, üniversitelerin çabalarını artırmalarını istiyor. Sonuç olarak birkaç üniversite o zamandan beri sözleşmeye imza attı.
Bu görev aslında zorlu bir süreç. Koroma gibi birçok genç yaşıtlarının maruz kalmadığı birçok engelle karşılaşıyor. Yaşadıkları kişisel travma okulda konsantre olmayı zorlaştırabilir, Koroma’nın annesinin hastalığı sırasında ekstra destek ve danışmanlık almak zorunda kaldığı süreç buna bir örnek olabilir.
korumadan ayrılan birçok kişi, bölünmüş okul deneyimlerine ve sürekli hareket etmeye de alışmak zorundadır. Koroma, bu konuda tecrübelerini şu şekilde aktarıyordu ‘’Lisede okula ara verip duruyordum, tam olarak adapte olamamıştım.’’ Ayrıca birçok ailenin sunabileceği finansal güvenlik ağından da yoksunlar – Koroma’nın babası da şizofreniye sahipti, bu yüzden ona yardım etmek için yaklaşması mümkün olmuyordu. Eğer korumadan ayrılanlar üniversiteye gitme konusunda niyetlerini ciddileştirirse, bulabilcekleri öğrenci kredileri ile konaklama gibi sorunlarını da halledebilmeleri mümkün.
Aslında uygun destekler söz konusu fakat bu konuya hakim olmayanlar nasıl erişeceğini bilmiyor. Koroma’nın bu konudaki kişisel kararlığı bu konuda kendisine çok yardım etmiş.
“Annemin eğitimi ne kadar ciddiye aldığını biliyordum” diyor Koroma. ‘’Şundan emindim liseye gideceğim, üniversiteyi bitireceğim ve ne olmak istiyorsam o mesleğe sahip olacağım.’’
Koroma kendi araştırması sayesinde, Güney Londra Üniversitesi’nin, Bethnal Green’ deki evinin yakınında, eğitimindeki boşlukları kapatmasına yardımcı olmak için çalışma becerileri konusunda temel programlar ve giriş öncesi kurslar sunduğunu keşfetti. Aynı zamanda üniversite, korumadan ayrılanlar için burs programları ve psikolojik destek sağlayan programlara da sahipti.
Koroma yerel otoritelere başvurarak oğlunun koruma ihtiyaçlarını karşılayacak finansal destek ve kalacak yer buldu. Fakat bunların hiç biri açık seçik bilinen şeyler değildi: ‘’ İnsanların gerçekten korumadan ayrılma desteği olduğunu bilmediğini hissediyorum veya bunu gerçekten araştırmıyorlar.”
Koroma bulunduğu kuruluşun bir ilkini başardı ve psikoloji mesleğinde ilk yılına başladı ve deneyimlerini ihtiyaç duyan çocuklar için kullanmayı ümit ediyor. ‘’Bu bana çok fazla şey ifade ediyor, her zaman yapmak istediğim şeyi yapmaya başladım.’’ diyor Koroma.
“Korumadan Ayrılanların Fazla Para Kazanmayacağını Düşünüyorlar”
Sorunun bir kısmı, korumadan ayrılanların üniversiteye ya da liseye gitme desteklerinin yeterince belirtilmemesi. korumadan ayrılanların kurumu olan UEL’ deki yönetici Leeonnie Hayles de bu görüşe katılıyor: ‘’18 yaşından önce korumada olanlar, 18 yaşını geçince korumadan ayrılan konumuna düşüyor ve bu konumdan önce etrafında büyük bir destek varken bir anda yok oluyor.’’
Korumadan ayrılanlar, yalnızca mevcut fon ve destek dahil olmak üzere yüksek ve ileri eğitim seçenekleri konusunda uzman bilgisine sahip olmayan kişisel bir danışmanla bırakılıyor. Hayles, yaygın zararlı tutumların da olduğunu söylüyor. “Korumadan ayrılanların fazla olmayacağını düşünüyorlar bunun yanında da çok fazla damgalama ve utanç verici durumlar oluşuyor.”
UEL, korumadan ayrılanlara ulaşmak ve elde tutmak için çabalarını iki katına çıkararak bunu düzeltmeyi hedeflemektedir. Baş operasyon görevlisi olarak görev yapan Charles Prince’ e göre, üniversitelerin düzenleyicisi, öğrenci ofisi tarafından üniversitelerin işe aldıkları öğrenci gruplarındaki boşlukları tanımlamak için verileri kullanması ve ardından bilgilendirmek için kanıt kullanmasını en iyi müdahale olarak görmekte.
Bunun sonucu olarak üniversite, korumadan ayrılanlar için 300.000 pound değerinde genişletilmiş bir program ayarlamıştır. Bunun bir kısmı, koruma altındaki çocukların temel özel ihtiyaçlarını gidermeyi amaçlayan bir sosyal yardımlaşmadır. Bir başka kısım, korumadan ayrılan bursiyerlerin ikiye katlanması yönünde gitti.
Artık korumadan ayrılanların, üniversiteyi statülerine göre (korumadan ayrılan) uyarabilmeleri için bir kutucuğu işaretlemeleri yeterli olacak şekilde bir düzenleme yapıldı. Korumadan ayrılanlara daha iyi hizmet vermesi için açılan pozisyonda görevlendirilen Hayles’a kontrat detayları gönderiliyor. Sağlık hizmeti, öncelikli konaklama hizmeti ve finansal hizmetler gibi destek de veriliyor ve Hayles bu konunun daha önce de ajandalarında bulunduğunu belirtiyor.
UEL’ deki öğrenci ve akademik hizmetler müdürü Nicole Redman, hedeflenen destek sayesinde, korumadan ayrılan öğrenci sayısının artık “üçlü rakamlarda” olduğunu söylüyor. Gelecek adımlarda üniversitenin, öğrencilerin yüksek öğrenime geçiş yapmalarına nasıl yardımcı olacakları konusunda kendilerini geliştirmesi gerektiğini söyledi. Bu, istihdam edilebilirlik becerilerinin yanı sıra mezuniyet törenine katılmak için korumadan ayrılanlara finansal destek gibi “destekleyici bir ortamın” geliştirilmesine yardımcı olan küçük ayrıntıları içerir.
Bunların hepsi yararlı çözümler, ancak Hayles asıl sorunun,korumadan ayrılanların doğru tahmin edilemediğini söylüyor. ‘’Aslında bu durum hiç doğru düzgün okula gitmeyip D notu alan birini düzenli olarak okula gidip A notu alan biriyle karşılaştırmak gibi. ‘’ diyor. ‘’Ve gençleri gidebilecekleri kadar yükseğe itmeye çalışmak, ancak bir gecede değişmeyecek farklılıklar nedeniyle diğer herkesle aynı seviyedeki beklentileri karşılamasını beklemek gibi.’’
Bu yazı, Hayat Sende Derneği için Yusuf Dağdeviren tarafından aşağıdaki bağlantıdan Türkçe’ye “Gayriresmi resmiden üstündür.” ilkesiyle çevrilmiştir. Yazının orijinal linkline ulaşmak için tıklayınız.
Siz de Hayat Sende’ye bağışta bulunun, koruma altındaki çocuk ve gençlerin hayatlarına umut olun. Bağış yapmak için tıklayın.